News - Haberler
12 Mart’ın sınav skandalı, işçiücretlerini aşağıçekme sabıkaları
| Friday, 11.06.2020, 06:00 AM | (216 views)
12 Mart’ın sınav skandalı, işçi ücretlerini aşağı çekme sabıkaları
Türk-Ä°slam sentezli dönemin en ünlü dershanesinde, çalınan soruların cevapları öğretmenlere çözdürülüp öğrencileri ile paylaşıldı./Archive/2020/11/6/051716709-sukran1.png5 Temmuz tarihinde, öğlen saatlerinde bir grup öğretmen ellerinde kendi el yazıları ile yazılı, ağırlıklı matematik, diÄŸer fen dalı soruları, cevapları da olmak üzere gazeteye geldiler. Sabahtan üniversiteye giriÅŸ sınavı derslerini verdikleri dershaneye çaÄŸrıldıklarını, ellerindeki el yazıları ile yazılmış kâğıtlardaki sorular ile yanıtlarını hazırlayıp öğrencilere öğretmelerinin istendiÄŸini anlattılar. Dönemin en ünlü Türk-Ä°slam sentezine yakınlığı ile bilinen dershanenin Divanyolu’ndaki Ä°stanbul ÅŸubesinde çalıştıklarını anlattılar.. Teslim aldığım soru kâğıtlarının 6 Temmuz 1973 günü yapılacak üniversite giriÅŸ sınavlarından önce elimde olduÄŸunu belgelemek üzere, Cumhuriyet yönetiminin bilgisi içinde gazeteye en yakın bir notere gittim. Söz konusu el yazısı notlarının o günün tarihi ve saati ile elimde olduÄŸuna iliÅŸkin tutanaklar tutuldu. 6 Temmuz günü üniversite giriÅŸ sınavı yapıldıktan sonra, tutanaÄŸa alınmış sınav sorularının tam metni üzerinden tarama yapıldı. 7 Temmuz 1973 tarihli Cumhuriyet’in manÅŸetinden, “Üniversitede skandal†baÅŸlığı ile yayımlandı. Noterde 5 Temmuz günü elimizde olduÄŸunun saptandığı noter fotokopileri ile birlikte, “GiriÅŸ sınavı soruları çalındıâ€, “Gazetemiz durumu sınavdan bir gün önce tespit ettirdi†yan baÅŸlıklarıyla, ayrıntılarıyla verildi. 8 Temmuz tarihli haberimizde, bakanın tahkikat açıldığına iliÅŸkin açıklaması, sınavların iptalinin beklendiÄŸi, Ankara’da bir adayın soruların cevaplarından kopya çekerken yakalandığı bilgileri ile birlikte yer alıyordu./Archive/2020/11/6/051717600-sukran2.png9 Temmuz tarihli Cumhuriyet’te noter belgelerinden sorularla, sınav sorularının karşılaÅŸtırıldığı fotokopiler eÅŸliÄŸinde günün geliÅŸmeleri, ayrıntıları yer alıyordu./Archive/2020/11/6/051719147-sukran3.png10 Temmuz 1973 günü Sınav Komisyonu BaÅŸkanı sınavın tekrarına gerek görülmediÄŸi açıklamasını yaptı. Sorularda benzerlik olsa da birçok sorunun yanlış yazıldığı iddia ediliyordu. Cumhuriyet adına biz “Israr ediyoruz†baÅŸlığı altında, notere onaylattığımız sorularla, sınavda sorulan soruları yana yana yayımlamayı sürdürüyorduk. 11 Temmuz günlü yayınımızda sınav olayını bakanlık müfettiÅŸlerinin incelediÄŸi, soruÅŸturma için bir savcının daha görevlendirildiÄŸi haberleri vardı. Ayrıca elden ele dolaÅŸtırılırken, öğrenciler tarafından yanlışlı yazılmış soruların dahi sınavın bütünlüğü içinde toplam puanları etkileyeccek ağırlıkta olduklarının haberi de vardı. 12 Temmuz tarihli haberimizde giriÅŸ sınavının iptali için yapılmış açıklamalar ile öğrencilerin barolara baÅŸvurularının haberleri yer alıyordu. 13 tarihli haber derlememizde sınavda cevaplarla yakalanan 3 öğrencinin komisyona bildirilmesi yanında olaylarla ilgili ifadeleri alınanların haberi vardı.Herkesin bir satın alınma fiyatı vardır/Archive/2020/11/6/051719631-sukran4.pngHazır ifadelerin alınmasına sıra gelmiÅŸken, benim 7 Temmuz tarihinde ifademin alınışında savcılıkta yaÅŸananlardan söz etmeden geçemeyeceÄŸim. Savcının soruların elime geçiÅŸi, soruları bana getiren öğretmenlerin görev yaptıkları ünlü dershaneye iliÅŸkin bilgilerin savcılık tutanağına geçirilmemesine takılmıştım. Birkaç kez ısrar ettim. Israrcı olduÄŸum tutanak tutulmuyordu. Savcı soruları sattıklarına iliÅŸkin matbaa işçilerinin verdikleri ifade, itiraftan sonra bu tutanakların önemli ve anlamlı olmadığı savunmasına sığınıyordu. Tartışma uzadıkça, verdiÄŸim ifadeler tutanaÄŸa alınmadıkça, diyaloglar daha da büyük anlam kazanıyordu.. Dayanamayıp soruların gizli tutulabilmesi adına, gelenek olarak sınavlara kadar matbaada tutulan işçilerin verdikleri ifadelerdeki anlamın gerçekleri açıklamaya yetmeyeceÄŸi tartışmalarına geçmiÅŸ olduk. Sonuçta matbaa işçilerinin ister itiraf ettikleri gibi rüşvet almış olarak soruları satmaları halinde bile ya da bir ihtimal iÅŸkence ile bile olabilir, söz konusu suçu üzerlerine almış olabilecekleri üzerinde durdum. “Hangi hal doÄŸru olsa bile sonuç olarak, bu soruları öğrencilerine satan, dağıtan dershanelerin ayrıca araÅŸtırılması gerektiÄŸini†belirterek, asıl hırsızlıktan sorumlu olan dershaneleri atlayamayacaklarında ısrarcı oldum.. “En garibanı, işçiyi cezalandırmak kolay, asıl sorumlu ve suçlu dershaneler üzerinde neden durulmuyor. Herkesin bir fiyatı yok mu?†anlamında bir cümle kurduÄŸumda savcı sıkışmış, fırsat yakalamış olarak “Sizin fiyatınız ne?†yanıtını yapıştırdı. “Çok pahalı, siz beni satın alamazsınız!†öfkeli noktalamamı anımsıyorum. Hiç unutamıyorum yıllar sonra aynı savcı Cumhuriyet gazetesinin bir 7 Mayıs yemeÄŸinde, CaÄŸaloÄŸlu bahçemizdeki okurla buluÅŸmamızda yanıma gelmiÅŸti. Yıllarla uykusunun kaçtığını, bir ÅŸeyler yapamamanın üzüntüsünü yaÅŸadığını anlatıyordu. Emekli olmanın ve bir ÅŸeyler yapamamanın acısından uzaklaÅŸmış olmanın dostluÄŸu ile, anlatamadığı yaÅŸanmışlıklarını dolaylı paylaşıyordu..Sınavlar Sonunda Ä°ptal Ediliyor/Archive/2020/11/6/051718084-sukran5.png31 Temmuz 1973 tarihli Cumhuiyet’in manÅŸetinde sınavların iptaline giden yolda Cumhuriyet’in yer verdiÄŸi son önemli haber, bilirkiÅŸi raporunun mahkemeye verilmesi ile iliÅŸkili. BilirkiÅŸi raporu sınav soruları ile çalınanların aynı olduÄŸu sonucuna varıyor. Yalçın PekÅŸen’in imzasını taşıyan haberde, raporun fotokopisi de gazetede yer alıyor. Ãœniversite sınavının iptal edildiÄŸi haberinin verildiÄŸi 1 AÄŸustos tarihli gazetemizin manÅŸetinde, “Soruların çalındığı kesinleÅŸti†üst baÅŸlığı da var. Ancak bizim için Ä°stanbul Savcısı’nın açıklaması da ilginç. Soruların baskı sırasında çalındığı bilgisi var. 7 kiÅŸinin tutuklandığının da altı çizilmiÅŸ. Soruların satılması, dağıtılmasında rol oynayan dershaneler üzerinden söze gerek yok..12 Mart’ın idam infazları, kanlı operasyonlar, iÅŸkencelere dayalı açılmış davaları, anayasaya getirilen yasakları arasında üç yıl içinde işçinin satın alma gücü yüzde 7.7 olarak düşüyor/Archive/2020/11/6/051716959-sukran6.pngProf. Metin Kutal Hoca, öğrencilik yıllarımın Gazetecilik Enstitüsü Müdürü, günümüze uzanan soluksuz çalışmaları içinde, işçi ve iÅŸveren iliÅŸkilerine iliÅŸkin geliÅŸmelerin bütünlüğünden kopmadan, hiç ara vermemiÅŸ olarak, Cumhuriyet’ten tanıklıklar sayfasının da en duyarlı okuyucuları arasında. Kendisi için özel anlamı olan geliÅŸmelerin tarihleri yaklaÅŸtıkça, önünden, ardından düşüncelerini paylaşıyor. 1973 yılında yaÅŸananların yoÄŸunluÄŸunda tarihler gündemlere göre bir yaklaşıp bir uzaklaÅŸtıkça 9-10 Temmuz tarihlerine iliÅŸkin, kendisinin ayrıca özel olarak önemli etkilendiÄŸi süreci paylaÅŸmak istediÄŸini söyleyerek, virüs döneminin zorunluluklarıyla da baÄŸlantılı olarak telefon etti. Bildiklerime bilmediklerimden çok da önemli ve anlamlı katkılarda bulundu. Sevgili Hocamı hep genç ve enerjik katkılarına saygı, sevgiyle bir kez daha selamlarken, Cumhuriyet okuru için de çok anlamlı son katkılarına hemen geçmek isterim.. Metin Hoca, Ekonomik ve Sosyal Etüdler Konferans Heyeti tarafından Büyük Tarabya Oteli’nde 9 Temmuz tarihinde yapılan, benim de izlemek üzere katıldığım toplantıyı anımsatarak söze girdi. Seminerin açılış konuÅŸmasını Dr. Nejat Eczacıbaşı yapmış, Çalışma Bakanı Ali Naili Erdem de katılmıştı. Genel olarak sendikal haklar ve özgürlüklerin kazanımları sonrası yaÅŸanan çatışmacı geliÅŸmelerin altını çizmiÅŸlerdi. Söz konusu toplantıda Prof. Metin Kutal, toplusözleÅŸme düzeninde ücret politikaları konulu bir tebliÄŸ sunmuÅŸtu. Sendikal hakların kazanılmasından 12 Mart’a geliÅŸ sürecine kadar yaÅŸanan geliÅŸmeleri özetlemiÅŸti. ToplusözleÅŸme dönemi öncesi 9 yılda gerçek ücretlerin reel olarak yılda ortalama yüzde 1.7 olarak yükseldiÄŸinin altını çizmiÅŸti. 1964’ten sonra ise toplusözleÅŸme düzeni içinde her yıl yüzde 2.5 gibi bir artışın yaÅŸandığını açıklamıştı. 1970 yılından sonra hayat pahalılığının hızla artışı üzerine reel ücretlerde artışın önce durduÄŸunu, sonra satın alma gücünün düşmesinin hızlandığını açıklamıştı. Ortalama yıllık yüzde 2.5 gibi düşüşlerle üç yıldaki ücret düşüşünün yüzde 7.7’yi bulduÄŸunu açıklamıştı. Haberin içinde ayrıntılı yer alan tebliÄŸinin özeti, haberin manÅŸetine de çıkmıştı. Sözünü ettiÄŸimiz toplantı iki gün sürmüştü. Nedenini anımsamıyorum ama ikinci güne ben katılamamıştım. Hocanın paylaÅŸtığı önemli anılar ise ikinci gün yaÅŸanmıştı. Metin Kutal Hoca, bilimsel titizliÄŸi ile etkilendiÄŸi için unutamadığı ikinci günün anılarını paylaÅŸmak gereÄŸini duymuÅŸtu.. Özetle sabahın ilk oturumunda dönemin TÃœSÄ°AD BaÅŸkanı söz alarak bir açıklama yapmak istediÄŸini söylemiÅŸ. Özetle üç yılda yüzde 7.7’lik reel ücret kaybının doÄŸru olmadığını belirterek, haberde imzam olmadığı halde benim ismimi de geçirerek haberin doÄŸru olmadığını, tekzip edilmesi gerektiÄŸini, gerçeÄŸi yansıtmadığını söylemiÅŸti. VerdiÄŸi bilgilere göre, TÃœSÄ°AD üyesi iÅŸletmeler adına imzalanan sözleÅŸmelerin sonuçları ile söz konusu ücret düşüşünün çeliÅŸtiÄŸini belirtmiÅŸti. Oturum baÅŸkanı bu tabloda Metin Kutal’ın cevap hakkının doÄŸduÄŸunu belirterek kürsüye açıklaması için çağırmıştı. Metin Kutal, tebliÄŸinin DPT rakamlarına dayandığını bir kez daha rapor alıntılarıyla açıklayarak, ülkenin toplam kayıtlı işçi çalışanları üzerinden olduÄŸunun altını çizmiÅŸti. Sonuç olarak TÃœSÄ°AD üyesi iÅŸyerlerindeki sözleÅŸmelerin enflasyon karşısındaki düşüşü söz konusu yüksek rakamlara ulaÅŸmıyorsa, diÄŸer çalışanların kayıplarının çok daha yüksek olduÄŸu gerçeÄŸini, daha da yüksek oranlarda yoksullaÅŸmayı kanıtlamıyor mu? Yeri gelmiÅŸken yakın tarihlerde, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) yüzüncü yıl çalışmaları kapsamında Metin Kutal Hoca’nın önemli görevler aldığını, gazetemizde de birçok konunun kendisinin de doÄŸrudan makaleleri de içinde olmak üzere paylaşıldığını anımsatmam gerek. Yine yakın tarihlerde 18 Mayıs 20017’de Cumhuriyet gazetesinde yayımlandığı üzere, Kutal’a uzun yıllar çalıştığı Ä°stanbul Ãœniversitesi’nde düzenlenen saygı gününden yayımlanmış haberi paylaÅŸmak isterim. Hocanın çok önemli tebliÄŸinin özeti, ülkemizde sendikal hakların özgür kullanıldığı yılların ömrünün, bilim yaÅŸamının anıları yanında çok kısa kaldığını özetliyordu./Archive/2020/11/6/051716943-sukran7.png
Şükran Soner
Read more: https://www.turkish-media.com/forum/topic/643005-12-martin-sinav-skandali-isci-ucretlerini-asagi-cekme-sabikalari/
Read more: https://www.turkish-media.com/forum/topic/643005-12-martin-sinav-skandali-isci-ucretlerini-asagi-cekme-sabikalari/
Other News
Finlandiya’da köpekler Kovid-19 hastalarınıtestlerden daha hızlıtespit ediyor
Kuzey Kore: Pyongyang’ın gösterişsiz otellerinde zamanda yolculuk
Trump'tan "seçimleri Yüksek Mahkeme'ye götürebiliriz" mesajı
ABD seçimleri: Trump‘sahtekarlık’olduğunu iddia etti, Biden sükunetçağrısıyaptı
Tuzla'da apartman dairesindeçıkan yangın paniğe neden oldu
ABD seçimleri: Trump'ın usulsüzlük iddialarıneye dayanıyor, doğruluk payıne kadar?
Yusuf Yazıcıhattrick yaptı, Hakan'lıMilan'ıüzdü
Fed BaşkanıPowell'dan "ekonomik görünüm" değerlendirmesi: Ekonomik görünüm olağanüstüderecede belirsiz
‘Gelişkin vicdanlar icat edebilmeliyiz’
Kör kuyuların merdivensiz bıraktığıöyküler