Tokyo pandemi dinlemedi
Kırmızı halıda mesafeyi belirleyen ÅŸeffaf plastik panolar, üst üste takılan maskeler ve siperlikler eÅŸliÄŸinde gerçekleÅŸen 33. Tokyo Uluslararası Film Festivali, pandemi döneminin seyircili yapılan en büyük sinema etkinliÄŸi olarak öne çıktı. 31 Ekim-9 Kasım arasında yani 10 gün boyunca 138 film gösterildi, sinemalarn kapasitesi yüzde 50 azaltılsa da 40 bin 500 izleyici salonlara koÅŸturdu. Covid-19 önlemleri nedeniyle uluslararası konuklarını ağırlayamadığı için jürilerini iptal eden ve üç ayrı yarışmasını Tokyo Premiere 2020 baÅŸlığı altında toplayan festivalin bu yıl tek ödülü ise seyirciye emanetti ve Japon kadın yönetmen Akiko Ohku’nun “Hold Me Back†adlı romantik komedisi Ä°zleyici Ödülü’nü kazandı. Filmin 30’lu yaÅŸlarındaki yalnız genç kadın karakterinin kafasında oluÅŸturduÄŸu “akıldaşı†ve can dostuyla kurduÄŸu yarenlik iliÅŸki, kuÅŸkusuz bu tuhaf pandemi günlerindeki izole ruh halimize pek denk düşüyor. Yönetmen Ohku mevzuyu ağırlaÅŸtırmadan, çalışan bekâr bir kadının modern Japon toplumundaki gündelik sıkışıklığını ve romantik ÅŸartlanmalarını resmediyor. Yine öne çıkan bir baÅŸka film olan kara komedi türündeki “Mr. Suzuki: A Man in God’s Countryâ€nin sadece Japonya deÄŸil, her yerde yaÅŸanabilecek bir temayı yani ataerkil düzendeki kadınların açmazını gündeme getirmesiyle önemli. Festivalin en önemli filmlerinden birisi ise bu küresel gerçeküstü halimize tercüman olan “Apple†(Mila) oldu. Yunan Tuhaf Dalga’sının örneklerinden sayılacak, ünlü Yorgos Lantimos’un asistan yönetmeni olarak çalışan Christos Nikou’nun ilk sinema filmi, hafıza kaybının viralleÅŸtiÄŸi bir toplumda “kendini hatırlamaya†çalışırken yeni baÅŸlangıçlar ihtimaliyle hayata tutunan bir adamın absürt hikâyesini anlatıyor. Film, Lantimos’un aksine karakterlerine ÅŸevkatle yaklaÅŸmasıyla hoÅŸ bir deÄŸiÅŸiklik.BÄ°ZDEN ‘AF’ VARDIBizden ‘Af’ vardıUluslararası sinema yazarlarını da bu yıl “online†ağırlamak zorunda kalan festivalin Tokyo Premiere 2020’de yer almayı baÅŸaran bizden tek filmi olan “Afâ€Ä± kaçırsak da sanal sohbete yetiÅŸtik. Festivalin baÅŸ programcısı Kenji Ä°zhizaka, dünyanın dört bir yanından gelen soruları anında genç yönetmen Cem Özay’a iletirken “yeni normallerimizin†standartları ÅŸaşırtamadı. Baskıcı bir babanın iki oÄŸlu arasındaki yıkıcı iliÅŸkisini anlatan film, yaÅŸanmış bir olaydan esinlenilmiÅŸ. Yıllar önce bir set çalışanının yaÅŸadığı olaydan çok etkilendiÄŸini söyleyen Özay, bu ilk sinema filminin öyküsünü yıllar içinde kafasında olgunlaÅŸtırmış. Seyircinin “Habil ve Kâbil†yorumu yerine anne babaların çocukları arasında kurduÄŸu dengesiz iliÅŸkiden söz açmayı tercih eden yönetmen, Macit Koper gibi profesyonel oyuncuların yanı sıra baÅŸrolde amatör çocuk oyuncuları tercih etmiÅŸ.
Esin Küçüktepepınar
Read more:
https://www.turkish-media.com/forum/topic/644542-tokyo-pandemi-dinlemedi/