Bir ulusun mermerden kemikleri
Kitapta, arkeolojinin ve antik kalıntıların modern imgelemelerde ihtiyaçlara göre nasıl yorumlandığına ve bu kurgunun siyasi amaçlar doğrultusunda nasıl çarpıtıldığına odaklanılıyor.
/Archive/2021/1/16/000338081-ic1.jpgUlus ve Harabeleri - Yunanistan’da Antikite, Arkeoloji ve Ulusal Ä°mgelem kitabında; Yunanistan’ın kendi geçmiÅŸine dair algılamasını antik dönem, orta çaÄŸ (Bizans) ve modern diye kesintisiz bir çizgisellikte nasıl oluÅŸturduÄŸunu anlatıyor Yannis Hamilakis. Bunu yaparken de genel kabul gören kurgular üzerine keskin eleÅŸtiriler yöneltmekten geri durmuyor.Özellikle Yunanistan’ın bağımsızlığını kazanmasıyla birlikte hâkim ideoloji olan milliyetçilik, antikiteyi kendi perspektifinden okumak konusunda ısrarcı oluyor. Helenizmin inÅŸa döneminde antik Yunan baÅŸ tacı ediliyor.19. yüzyılda ticaret zengini seçkinler hayalini kurdukları laik ve modern Yunanistan’ın kültürel temellerini antik Atina’nın yitip gitmiÅŸ pagan aurasında arıyorlar. 20. yüzyıldaysa iç savaÅŸ sonrasında komünistlerin hapsedildiÄŸi ada kamplarında, mahkûmların sahip oldukları “yanlış bilinçâ€, yine antik Yunan medeniyeti anlatısıyla kabartılan milli duygular üzerinden ıslah edilmeye çalışılıyor.Kısacası Yunanistan’da antik kültür, her döneme uygun ve her derde deva bir araç olarak siyasallaÅŸtırılıyor. Tapınakların, anıtların, heykellerin sembolik sermayesi yeri geldiÄŸinde iÅŸlevsel bir ÅŸekilde dolaşıma sokulabiliyor./Archive/2021/1/16/000351924-kapakic2.jpgÄ°KONLAR VE KÖKEN ARAYIÅžIYazar güçlü metaforlarla okura yeni bakış açıları da sunuyor. ÖrneÄŸin kitapta arkeoloÄŸun bir ÅŸaman olarak konumlandırıldığının altı çiziliyor. Arkeolog geçmiÅŸin kaybolan zamanıyla hatta ölüler dünyasıyla ÅŸimdi arasında düşünsel baÄŸ kuran figür sayıldığından modern dünyada saygın bir toplumsal konum ediniyor. Hamilakis benzer bir analojiyle milliyetçiliÄŸin kendi anlamlar dünyasını belirleyerek ulusu ürettiÄŸini, arkeolojinin de kendi arzu nesnelerini ortaya çıkartarak onlara yeni bir yaÅŸam vaat ettiÄŸini söylüyor.1922’de Anadolu’da Türklere karşı savaÅŸan bir Yunan askerinin rüyasında Meryem Ana’yı ve onu koruyan antik Yunan savaşçılarını görmesi, Yannis Hamilakis’in kitapta yanıt aradığı sorunun özünü temsil ediyor: Nasıl oldu da modern Yunanlıların bilinçaltında Meryem Ana ile antik imgeler benzer bir kutsiyetle yan yana gelebildiler?Helenizmin tinsel bir mefhum olarak kavranmasının nedeni antikiteye neredeyse Ortodokslukla eÅŸdeÄŸer bir maneviyat yüklenmesindendir. Pagan döneme ait arkeolojik buluntuların ulusu birleÅŸtiren kadim harç olarak karılıp seküler ikonlar haline dönüşmesi, milliyetçiliÄŸin takıntılı olduÄŸu köken arayışındandır. Ä°ngiltere’nin Osmanlı elçisi Lord Elgin tarafından Atina’dan kaçırılan Parthenon mermerlerinin 200 yılı aÅŸkın bir süredir Yunanlıların kolektif hafızasında açtığı derin yaraya da bu açıdan bakmak gerekiyor.Son olarak Ulus ve Harabeleri’nin önsözünü benzer konularda önemli araÅŸtırmaları bulunan Edhem Eldem’in yazdığı özellikle vurgulanmalı. Kitaba göz gezdiren okurlar ister istemez yakın tarihlerinde ulus ve arkeolojik kalıntılar arasında kurulmaya çalışılan denklemler üzerine de düşüneceklerdir.Ulus ve Harabeleri / Yannis Hamilakis / Çev.: AyÅŸe Boren / Ä°letiÅŸim Yayınları / 480 s. / 2020.
Emre Caner
Read more:
https://www.turkish-media.com/forum/topic/658335-bir-ulusun-mermerden-kemikleri/