Araştırmacı Uslu’ya göre seçimde farklı adaylar çıkma olasılığı yüksek
İbrahim Uslu, siyasette erken seçim tartışmalarını değerlendirdi: Ülkenin sorunları derinleştikçe, iki ortak arasındaki fikir ayrılığı da çoğalıyor. Uzlaşamazlarsa erken seçim kaçınılmaz olur. Tahminim, 2021 içinde olabileceği yönünde.
- Ä°ktidar ortakları bazı konularda fikir ayrılıkları yaşıyor. Fikir ayrılıkları derinleÅŸirse, uzlaÅŸamazlarsa ortaklık sürdürülemeyebilir ve erken seçim kaçınılmaz olur. Tahminim 2021 içinde bir erken seçim olabileceÄŸi yönünde.- “Bağımsız seçmen†diye geçen seçmen profili var. Farkındalık ve bilgi seviyeleri yüksek. Bir karar veriyorlar ve seçimde oy kullanıyorlar. Oran neredeyse yüzde 25. Genç kuÅŸaklar sisteme katıldıkça seçmenin oranı da artıyor.- Benim kızım da Z kuÅŸağı. Yunan mitolojisiyle daha çok ilgileniyor, siyasetçilerin 15-20 yıl önce ne yaptıkları hiç ilgisini çekmiyor.. Siyasetçilerimiz Z kuÅŸağını anlamıyor. Zamanla anlayacaklar, anlamayan oy alamayacak..- MHP’nin milliyetçilikten uzaklaÅŸtığını, Saadet Partisi’nin dinden uzaklaÅŸtığını iddia ettiÄŸinizde tabanları ne kadar ikna olabilecekse, CHP’nin Atatürkçülükten uzaklaÅŸtığını iddia ettiÄŸinizde de tabanı ancak o kadar ikna edersiniz.- Uzun zamandır Muharrem Ä°nce bu görüşlerini dile getiriyor ama o süreç boyunca CHP tabanında bir kopma, baÄŸların zayıflaması gibi bir reaksiyon gözlemlemedik. Bundan sonrası için de pek ihtimal vermiyorum.- DavutoÄŸlu’nun AK Parti’nin Bahçeli ya da 28 Åžubatçılar tarafından vesayet altına alındığı gibi söylemleri AKP tabanının bir kısmının kafasını karıştırabilir veya MHP’ye karşı olumsuz bir tutum içine girilmesine sebep olabilir.- Bugün Türkiye’de siyasetin dili, seçim dönemlerinde aÅŸina olduÄŸumuz sertlikte... Seçim sürecine girdik mi? Benim gördüğüm, erken seçim beklentilerine neden olan ve erken seçimin sürekli konuÅŸulmasına sebep olan faktör, iktidar ortaklarının tutumları ve bazı eylemleri. AÄŸustostan bu yana Sayın Bahçeli, üç kez Ä°YÄ° Parti’ye “evine dön†çaÄŸrısı yaptı. Sayın ErdoÄŸan bir hafta içinde 4-5 ayrı görüşme yaptı. HÃœDA PAR, DSP, BBP ile görüştü, Saadet Partisi ile birkaç görüşme yaptı. Seçim 2023’te olacaksa ittifakı büyütme gibi çalışmalara neden ihtiyaç duyulsun? Zaten güçlü bir ittifak var, parlamentoda yeterince güçlü bir ÅŸekilde temsil ediliyor. Herhangi bir siyasal risk taşımıyor, birkaç milletvekili istifa eder de azınlığa düşeriz kaygıları yok. O zaman neden parlamentoda milletvekili dahi olmayan, yüzde 1’in altında oylar almış çok sayıda partiyle görüşülür? Ya da neden Ä°YÄ° Parti, oraya getirilmeye çalışılır? Dolayısıyla sebebini açıklayamadığımız çok sayıda görüşme olunca erken seçim sinyali olarak deÄŸerlendiriliyor.  - Ya siz? Ben de bunların erken seçim sinyali olacağını deÄŸerlendirenler arasındayım. Benim senaryom biraz daha farklı. Erken seçim olduÄŸunu düşünenler çoÄŸunlukla şöyle diyor: Ä°ktidar, bir siyasal pragmatizmle tıpkı 2018’de olduÄŸu gibi baskın bir erken seçim yapacak. Ben, Cumhur Ä°ttifakı’nın sürdürülememesi durumunda buna gideceÄŸini düşünenlerdenim. Çünkü siyasal pragmatizme baktığınızda erken seçimi gündeme getirecek bir tablo ortaya çıkmıyor. Ekonomik meselesini halledememiÅŸ bir ülkeden bahsediyoruz. Fiyat artışlarını kontrol altına alamayınca zabıta yöntemleriyle bunu yapmayı deneyen bir hükümetten bahsediyoruz. Ayrıca iÅŸsizliÄŸin çözülememesi gibi seçmenin canını yakan çeÅŸitli ekonomik meseleler var.  - “Cumhur Ä°ttifakı’nda sorun olursa†dediniz. Böyle bir opsiyon mu görüyorsunuz? Bazı konularda fikir ayrılıkları yaşıyorlar. HDP konusunda fikir ayrılığı hâlâ ortada duruyor. MHP, iki kez “HDP kapatılsın†diye çaÄŸrıda bulundu. “EÄŸer kapatılmazsa kendimiz Yargıtay BaÅŸsavcılığı’na baÅŸvuru yapacağız†dedi. Ä°kincisi seçim kanunu konusunda fikir ayrılığı var. Hükümet daraltılmış bölgeyi savunurken Bahçeli “Olmaz†dedi, ayrıca ittifak içindeki her partiye baraj uygulanması gibi yeni bir öneri getirdi. AKP’nin buna cevabını henüz duymadık. Zaten görüştüğü yüzde 1’in altında oya sahip partilerin ittifaka girebilmesi için ittifaka dahil bütün partilere baraj uygulama fikrinin uygulanmaması gerekiyor.  - Takvim konusunda bir ÅŸey söyleyebilir misiniz? EÄŸer fikir ayrılıkları derinleÅŸirse, uzlaÅŸamazlarsa ortaklık sürdürülemeyebilir. O zaman erken seçim kaçınılmaz olur.  - AKP, ortaklığın bozulmasını göze alabilir mi? Diyelim ittifak dağıldı. Bugünden yarına erken seçime gidilmeyecektir. Eminim ki AKP, yasalar çıkarabilmek için muhalefetle uzlaşı arar, belli kanunların geçebilmesi için ikna etmeye çalışır. Bizim alışık olmadığımız Fransa’daki gibi cohabitation (birlikte yaÅŸama) gibi evreler var. Hemen erken seçime gitmiyor, yasaları çıkarmaya çalışıyor. Türkiye bunu ilk kez deneyimleyebilir. - Muhalefet neden uzlaÅŸsın ki? Tabii iktidarın erken seçim yol haritasıyla gitmesi lazım. Åžu reform yasalarını çıkaralım diyecek, karşılığında da seçimi ÅŸu tarihte yapalım diyebilir.  - Ya Cumhur Ä°ttifakı bütünlüğünü korursa? O zaman erken seçime gitmek için bir sebep görmüyorum.  - Peki, Cumhur Ä°ttifakı’nın bütünlüğü korunsun diye HDP kapatılır mı? Orada AKP alternatif bir öneri getirdi. Kapatma dışında partilere uygulanabilen baÅŸka cezalar da var. Mesela kamu yardımlarından men edilmesi gibi. MHP bir açıklama yapmadı bu teklif karşısında. Partilerden birinin bir adım atması gerekiyor ki biz nasıl bir mutabakata vardıklarını ya da varamadıklarını anlayalım.  - Erken seçim olursa kafanızdaki tarih? Benim tahminim 2021 içinde bir erken seçim olabileceÄŸi yönünde. Hem bu iki konudaki fikir ayrılıkları hem de AKP’nin getireceÄŸi hukuk reformunda doÄŸabilecek fikir ayrılıkları... Benim gördüğüm ülkenin sorunları derinleÅŸtikçe, iki ortak arasındaki fikir ayrılıkları çoÄŸalıyor. 2017’den bu yana bu kadar sık tartıştıklarına ÅŸahit olmamıştık. Bir de bundan önce tartışmalar pek de kamuoyu önünde yapılmazdı.  - Bir yandan partilerin içinde de kaynamalar var. Son olarak cuma günü CHP’den üç milletvekili istifa etti. Millet Ä°ttifakı’nı ayakta tutmak için büyük çaba harcayan KılıçdaroÄŸlu’nu ve CHP’yi yaralayan bir geliÅŸme midir bu? Çok etkileyeceÄŸini düşünmüyorum açıkçası. Bugün baÅŸlayan bir süreç deÄŸil. Muharrem Ä°nce, uzun zamandır CHP içinde bir genel baÅŸkanlık yarışı içinde. CHP, daha büyük bir krizi olaÄŸanüstü kongre toplama sürecinde yaÅŸamıştı. O süreçten sonra ÅŸunu gözlemledik. Bu süreçler CHP tabanını etkilemiyor. Seçmen “Bunlar yine kendi aralarında tartışıyorlar, partiden uzaklaÅŸayım†demedi. Tıpkı Ä°YÄ° Parti’de olduÄŸu gibi. Ä°hraçlar, istifalardan sonra Ä°YÄ° Parti oylarını yüzde 25 artırdı.  - CHP’de tartışmaların Atatürkçülük üzerinden yapıldığını hatırlatalım. Muharrem Ä°nce de böyle baÅŸladı ve son istifalar... CHP’nin “dostlarını†sevmeyen ulusalcı tabanından bu çerçevede bir kayma olmaz mı? Şu an için bunun sinyallerini görmüyoruz. Parti kurulduktan sonra nasıl bir kadro ve söylemle hareket edeceÄŸi ve siyasetin o günkü koÅŸulları o partinin geleceÄŸini etkileyen faktörler. Öyle bir iddia ile ortaya çıktılar ki ben bu iddianın çok ikna edici olduÄŸunu düşünmüyorum. Åžimdi mesela MHP’nin Türk milliyetçiliÄŸinden uzaklaÅŸtığını, Saadet Partisi’nin dinden uzaklaÅŸtığını iddia ettiÄŸinizde onların tabanı buna ne kadar ikna olabileceklerse, CHP’nin Atatürkçülükten uzaklaÅŸtığını iddia ettiÄŸinizde de tabanı ancak o kadar ikna edersiniz. CHP’nin üst yönetimine ve teÅŸkilatlarına baktığımızda Atatürk’ten uzaklaÅŸma emaresi görmüyorsunuz. Uzun zamandır Muharrem Ä°nce bu görüşlerini dile getiriyor ama o süreç boyunca CHP tabanında bir kopma, baÄŸların zayıflaması gibi bir reaksiyon gözlemlemedik. Bundan sonrası için de pek ihtimal vermiyorum. Ama çok iyi bir ekip kurar, Ä°spanya’daki Podemos hareketi gibi yine Tony Blair’in Üçüncü Yol’u gibi yeni bir söylemle siyaset sahnesine girer, teorik olarak ilgi çekebilir.  - Peki, gerek Ä°YÄ° Parti, gerek CHP içinden çıkan muhalefetin bir “Saray Operasyonu†olduÄŸuna inanıyor musunuz? Ben bu komplo teorilerine çok fazla itibar etmiyorum, çünkü hem Muharrem Ä°nce hem Ãœmit Özdağ’ın tutumlarına baktığınızda aslında ilk günden itibaren genel baÅŸkanlık yarışına girmiÅŸ, iddiaları olan siyasetçiler olduÄŸunu görürsünüz. Dolayısıyla bu tür siyasetçileri uzun zaman bir yerde tutamıyorsunuz, çünkü gerçekleÅŸtirmek istedikleri iddiaları var ve önünde sonunda bir adım atıyorlar. Ama sonuç konusunda eÄŸer yeni parti kurarlarsa, kurulduÄŸunu ve seçmen tepkisini görmeden bir deÄŸerlendirmeyi erken bulurum.  - Millet Ä°ttifakı, HDP’nin eÅŸbaÅŸkanlarının defalarca dile getirdiÄŸi gibi iliÅŸkinin adını koymasını bekliyor musunuz? Beklemiyorum, çünkü seçim olmadan isim koymanın bir anlamı da yok. Ä°ttifak dediÄŸimiz, seçimden önce seçime birlikte girmeyi isteyen partiler kendi aralarında bir protokol imzalıyorlar ve bu protokolü götürüp Yüksek Seçim Kurulu’na veriyorlar. YSK de karar veriyor ve bu partileri oy pusulası içinde aynı kutunun içine yerleÅŸtiriyor. Bu tamamen seçimle ilgili bir ÅŸey. Birincisi ortada seçim yok. Ä°kincisi, zaten son genel seçimde Millet Ä°ttifakı ve HDP bir ittifak yapmadı. Yerel seçimlerde bir seçim iÅŸbirliÄŸi yapıldı sadece. Seçim ittifakı ve seçim iÅŸbirliÄŸi karıştırılınca Türkiye’de ittifakların kalıcı ve rutin zamanlarda da var olan bir siyasi mekanizma olduÄŸu düşünülmeye baÅŸladı. Hatta partiler de böyle düşünmeye baÅŸladı. Ortada seçim yokken “Hadi ittifak yapalım†çaÄŸrısını gerçekten anlamıyorum.  - Diyelim bu yıl erken seçim var... Peki, diyelim erken seçim kararı alındı. Hangi parti tek adayla ya da kendi adayıyla çıkma önerisinde bulunacak bilmiyoruz. Millet Ä°ttifakı’ndaki partiler daha önceki CumhurbaÅŸkanlığı seçiminde iÅŸbirliÄŸi yapamadılar biliyorsunuz, sadece parlamentoda birlikte hareket ettiler. Dolayısıyla ÅŸu anda verilecek bir ittifak sözünün bir anlamı yok. Diyelim ki Meral Hanım’ı ittifak aday göstermek istiyor, HDP, Meral Hanım’ın cumhurbaÅŸkanlığını destekleyecek mi? Nasıl olacak bu? Hatırlayın, Ä°YÄ° Parti’nin belediye baÅŸkanlarının olduÄŸu yerlerde HDP seçmenleri gidip Ä°YÄ° Partili adaylara oy vermediler. Dolayısıyla ÅŸimdi ittifak çaÄŸrısı yapmak beÅŸik kertmesi yapmaktan farklı deÄŸil. Çocuklar büyüdüklerinde anlaşıp anlaÅŸamayacaklarını bilmiyoruz.  - Sizce Millet Ä°ttifakı bir lideri mi aday gösterir, yoksa Ä°stanbul seçimlerinde olduÄŸu gibi yepyeni bir isimle mi tanışırız? Hakikaten bunu tahmin etmenin imkânsız olduÄŸunu düşünüyorum. Bence partiler de bunu bilmiyorlar, üzerinde uzlaşılması en zor ÅŸey. Yine farklı adaylarla çıkma olasılığı da bence diÄŸer seçeneÄŸe göre daha yüksek.  - Geçen seçimlerden önce “Muhalefet ortak adayla gidemezse Tayyip ErdoÄŸan’ın yüzde 52 ile seçimi kazanacağını†söylemiÅŸtiniz. Öyle de oldu. Åžimdi yine mi aynı “hataâ€yı yapacaklar, yoksa artık ErdoÄŸan aynı noktada mı deÄŸil?  Şu an orada deÄŸil. Kamuoyu desteÄŸi yüzde 50’nin altına düşmüş görünüyor. Öyle olunca seçim ilk turda bitmeyecekmiÅŸ gibi duruyor. Tabii yarın seçim olmadığı için bunu da bir seçim tahmini olarak düşünmeyin lütfen. Seçim atmosferi içine girildiÄŸinde yapılan tahminler daha saÄŸlıklı oluyor çünkü. Sadece ÅŸunu söyleyebilirim, partiler içinde kendi adayımızla çıkalım diyenlerin sesi, ortak adayla çıkalım diyenlere oranla daha gür. Hatta liderler arasında bir fikir birlikteliÄŸi olduÄŸunu düşünmüyorum. /Archive/2021/2/1/030937413-ibrahim-uslu-29012021-12.jpgYENÄ° Ä°TTÄ°FAKLAR SÃœRPRÄ°Z OLMAZ- CumhurbaÅŸkanı’nın Saadet Partili OÄŸuzhan Asiltürk’ü ziyareti epey akıl karıştırdı. Saadet Partisi Millet Ä°ttifakı’ndan kopar mı? Parti içinde bunu isteyen bir grubun varlığından söz edebilir miyiz? İşin doÄŸrusu zannetmiyorum. Saadet Partisi seçmen kitlesi aradan geçen 20 yıla raÄŸmen, parti küçülmüşken, yüzde 1’lere düşmüşken dahi AK Parti’ye gitmemeyi bir tutum olarak benimsemiÅŸ bir kitle. Yıllar önce gidebilirdi ama son 20 yıldır kelimenin tam anlamıyla Saadet Partisi’nde direniyor. AKP’ye bilinçli bir biçimde oy vermeyen bir seçmen kitlesi... Günün birinde “Biz aslında boÅŸuna direnmiÅŸiz, AKP’nin yanına gidiyoruz†dendiÄŸinde ben bu seçmen kitlesinin buna çok da olumlu tepki vereceÄŸini düşünmüyorum. “O zaman ben 20 yıldır niye direniyorum arkadaş†sorusunun cevabını parti yönetimi veremez. Bunu hesaba katacaklarını düşünüyorum.  - Üçüncü bir ittifak bloku bekliyor musunuz?  Bu kadar çok sayıda iddialı parti ve liderin olduÄŸu bir sistemde, yeni ittifakların ortaya çıkması hiç de sürpriz olmaz. Mesela ÅŸu ana kadar hem iktidara hem de muhalefete karşı eleÅŸtirel söylemleri olan Sarıgül ve Ä°nce hangi ittifak içerisinde yer alacak? KuruluÅŸ söylentileri ortalıkta dolaÅŸan muhafazakâr Kürt partisi ve bunun dışında konuÅŸulan diÄŸer Kürt partileri nereye dahil olacak? Yeni ittifakların oluÅŸması beni hiç ÅŸaşırtmaz./Archive/2021/2/1/030932647-ibrahim-uslu-29012021-17.jpgZ KUÅžAÄžI, SÄ°YASETÇİLERÄ°N 20 YIL ÖNCE NE YAPTIÄžIYLA Ä°LGÄ°LENMÄ°YOR- Bugün seçim olsa karşımıza nasıl bir tablo çıkar?  Şu an Cumhur Ä°ttifakı 50’nin biraz altında görünüyor. Seçimin olmadığı bir dönem, pandemi zamanı kısıtlı koÅŸullarda yapılan araÅŸtırmalarda hata oranının yüksek olduÄŸunu düşünürsek yüzde 50-50 dengesinden söz edebiliriz.  - Kararsızların oranında artış var mı? Ben kararsız olduÄŸunu düşünmüyorum. Aslında çok politik bir seçmenimiz var bizim. Yüzde 15’lik bir apolitik seçmen söz konusu. Onlar zaten sandığa gitmiyor. Bir kısmı kanaatini açıklamıyor. Bir de en önemlisi literatürde “bağımsız seçmen†diye geçen seçmen profili var. Onlar kendilerini bir parti kimliÄŸiyle tanımlamıyorlar. Bunlar siyaseti yakından takip ediyorlar, farkındalık ve bilgi seviyeleri yüksek. Seçim döneminde bir karar veriyorlar ve o yönde oy kullanıyorlar.  - Ne kadar oranları? Neredeyse yüzde 25. Genç kuÅŸaklar sisteme katıldıkça bağımsız seçmenin oranı da artıyor. Son Amerikan seçimlerinde de en çok onlar konuÅŸuldu. Bu seçmen kitlesinin bir kriterler seti var. Takım tutmayan ama NBA maçı izleyenler gibi.  - Kriterler setinde neyi önceliyorlar, demokrasi mi, ekonomi mi, özgürlük mü? Farklı profillerin farklı beklentileri var. En önemli konu ekonomi, hukuk devleti, demokrasi, temel haklar ve özgürlükler, eÄŸitim sistemi gibi faktörler ön plana çıkıyor. Demografik özelliklerine göre kriterler seti farklılaÅŸabiliyor. Buna göre oy veriyorlar... Kararsız deÄŸil onlar, duruÅŸları gereÄŸi seçim yokken “Ben ÅŸu partiye oy vereceÄŸim†demiyor, bağımsız çünkü. Z kuÅŸağı geldikçe bağımsız seçmen miktarına daha fazla rastlayacağız. Parti aidiyetleri yok.  - Yani CumhurbaÅŸkanı KılıçdaroÄŸlu’nu eleÅŸtirirken “SSK’nin başında bulunduÄŸu zaman hastalarımızın ne hale düştüğünü Z kuÅŸağı bilmiyor†dedi. Z kuÅŸağı bununla ilgilenmiyor anladığım kadarıyla... Mayaların efsaneleriyle daha fazla ilgilenebilir. Benim kızım da Z kuÅŸağı. Yunan mitolojisiyle daha çok ilgileniyor, siyasetçilerin bundan 15-20 yıl önce ne yaptıkları hiç ilgisini çekmiyor. Anlamakta zorlandıkları ÅŸey bu zaten. “Bunlar genç, bilmezler, anlatırsak ikna olurlarâ€. Umurlarında deÄŸil. Siyasetçilerimiz Z kuÅŸağını anlamıyor. Zamanla anlayacaklardır. Anlamayan oy alamayacak.  - ErdoÄŸan ve KılıçdaroÄŸlu arasındaki polemik gündemdeydi. Bir “Tek adamcağız†sözü vardı örneÄŸin. “CHP diye bir parti yok†dedi. ErdoÄŸan’ın KılıçdaroÄŸlu’na karşı öfkeli dilinin altında ne var? Çünkü Millet Ä°ttifakı’nı bir arada tutan en önemli aktör. Orada bir zaaf yaratması gerekiyor. Sayın KılıçdaroÄŸlu’nun referandum sürecinden bu yana bir performansı var. UzlaÅŸtırıcı, herkesle konuÅŸabilen bir konumu var. Öyle olunca orada zaaf yaratmadan tespihin imamesi gibi o kopmadan geri kalanı etkileyemiyorsunuz. “CHP yoktur†demek... 20 yıllık bir partinin 100 yıllık bir partiye “Siz yoksunuz†demesinin siyasi gerçeklikle ilgisi yok. Sistem içindeki en kurumsal, tabanıyla bağı en güçlü, siyasi duruÅŸu, ilkeleriyle en net partidir. “Yok†dediÄŸinizde yok edemiyorsunuz ama yok etmek istediÄŸiniz anlaşılıyor. Bence bu tarz deÄŸerlendirmeler, ittifakın güçlenmesini ve saldırılara karşı dirençli olmasını saÄŸlıyor. - Devlet Bahçeli “Serok Ahmet†diyerek eleÅŸtiri oklarını sık sık Ahmet DavutoÄŸlu’na yöneltiyor. Yanılmıyorsam DEVA’nın oyu Gelecek’ten fazla. Peki, neden hedefte daha çok DavutoÄŸlu var? DavutoÄŸlu’nun AK Parti’nin Bahçeli ya da 28 Åžubatçılar tarafından vesayet altına alındığı gibi söylemleri AKP tabanının bir kısmının kafasını karıştırabilir veya MHP’ye karşı olumsuz bir tutum içine girilmesine sebep olabilir. Benim gördüğüm Sayın DavutoÄŸlu, AKP’yi, MHP ve Vatan Partisi gibi partilerle iÅŸbirliÄŸi yapmakla suçlayıp, ideolojik olarak eleÅŸtirdiÄŸi için Sayın Bahçeli de DavutoÄŸlu’na karşı öfke dili kullanıyor. ERDOÄžAN MI, BABACAN MI?- Bazı anketlerde “ekonomik sorunları kim çözer†diye soruluyor, “ErdoÄŸan†cevabı çıkıyor. Nasıl oluyor? DoÄŸru ama orada bir ÅŸeyi atlıyorlar. Cumhur Ä°ttifakı’nın oy oranı yüzde 50’lerin biraz altındayken “ErdoÄŸan bu sorunu çözer†diyenlerin oranı yüzde 38... Dolayısıyla kendi seçmenlerinin önemli bir kısmı aslında ErdoÄŸan’ın ekonomik sorunları çözemeyeceÄŸini düşünüyor. Oysa DEVA Partisi’ne oy vereceÄŸini söyleyenlerin neredeyse tamamı Ali Babacan’ın ekonomik sorunları çözeceÄŸine inanıyor. Acaba hangi liderin durumu daha iyi? Bu tabloya bakıp “Seçmen muhalefete güvenmiyor†demek bir istatistik illüzyonu. Muhalefetten kim çözer bilmiyorum. Çünkü ekonomi kadrolarını bilmiyorum örneÄŸin. Bunları bilmeden nasıl bilebilirim ekonomiyi yönetip yönetemeyeceÄŸini? Ama Sayın ErdoÄŸan için biliyoruz. Çözüp çözemeyeceÄŸini deÄŸerlendirebiliriz.NEDEN DR. Ä°BRAHÄ°M USLU? Lisans eÄŸitimini Ä°stanbul Ãœniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi, Kamu Yönetimi Bölümü’nde tamamladı. 1993-1995 yıllarında ABD’de doktora seminerlerine katıldı. Ä°stanbul Ãœniversitesi’nde sosyal politika doktorası yaptı. KuruluÅŸundan baÅŸlayarak 15 yıl boyunca AKP’yle çalıştı, siyaset araÅŸtırmalarında adını sıkça duyduÄŸumuz ANAR’ın genel müdürlüğünü yaptı. Åžu anda CHP’ye “seçmen profilleri ve oylar†ile ilgili veri analizi konusunda kurumsal hizmette bulunuyor. Siyasette HDP’nin kapatılması üzerinden hesap yapmaya, ittifaklar ve yoÄŸun biçimde de erken seçim konuÅŸmaya baÅŸlanınca bize de Uslu’ya sormak kaldı...Â
İpek Özbey
Read more:
https://www.turkish-media.com/forum/topic/661907-arastirmaci-usluya-gore-secimde-farkli-adaylar-cikma-olasiligi-yuksek/