News - Haberler
Kara kıtanın Amazonları
| Wednesday, 03.10.2021, 12:03 AM | (305 views)
Kara kıtanın Amazonları
Kadınlar hep savaşçı olmak zorunda. Kadınlar tarih boyu başlarının çaresine nasıl bakmış daha doğrusu kalan sağlar başlarının çaresine nasıl bakmaya çalışmış? ‘Afrikalı Amazonlar - Dahomey'in Kadın Savaşçıları’ kitabı merkezinde ilerlemek istiyorum bu kez. Ardından sözü ‘Assata’ adlı bir başka savaşçı Assata Shakur’un otobiyografisine getireceğim.
/Archive/2021/3/9/192810641-ic1.jpgKadınlar hep savaşçı olmak zorunda. Kadınlar tarih boyu baÅŸlarının çaresine nasıl bakmış daha doÄŸrusu kalan saÄŸlar baÅŸlarının çaresine nasıl bakmaya çalışmış? Bu sorunun peÅŸine düşsek iÅŸin içinden bir yazı boyutunda baÅŸa çıkmak olanaksız. Zira konu geniÅŸ, dünya tarihi yoÄŸun, coÄŸrafyalar çeÅŸit çeÅŸit…O nedenle beni bu yazıyı kaleme almaya yönelten kitabın evreninden yola çıkarak ağırlıkla, Stanley B. Alpern’in yazdığı ve Ä°pek Yardımcı’nın dilimize çevirdiÄŸi, Ayrıntı Yayınları tarafından yayımlanan Afrikalı Amazonlar - Dahomey'in Kadın Savaşçıları merkezinde ilerlemek istiyorum bu kez. Dahomeyli kadın savaşçılardan sonra ise sözü “Assata†(Ayrıntı Yayınları) adlı, Dahomeyli Amazonlardan apayrı bir mücadelenin savaşçısı olan Assata Shakur’un otobiyografisine getireceÄŸim./Archive/2021/3/9/193103638-kapak-.jpgNEREDE BU DAHOMEY?Önce Dahomey tam nerede onu netleÅŸtirelim: 1975'e kadar adı Dahomey olan Benin Halk Cumhuriyeti, güneyde Atlas Okyanusu, doÄŸuda Nijerya, batıda Togo ve kuzeyde Burkina Faso ve Nijer Cumhuriyeti'yle sınırlı.Afrikalı Amazonlar - Dahomey'in Kadın Savaşçıları adlı incelemeyi kaleme alan ABD’li araÅŸtırmacı ve Afrika uzmanı Stanley B. Alpern, devletin kökenlerinden 1892’deki Fransa yenilgisine kadar sömürgecilik tarihindeki yerlerine de ışık tuttuÄŸu Dahomey’in kadın savaşçıları belgeleriyle gözler önüne seriyor. Günlük yaÅŸamları, kıyafetleri, silahları, evleri, askeri eÄŸitimleri, müzikleri ve savaÅŸlarını ayrıntılarıyla yazıyor.19. yüzyılda krallığı ziyaret eden Avrupalılar, Dahomey’in kadın savaşçılarını Yunan mitolojisinden esinlenerek Dahomey Amazonları olarak adlandırmışlar ve bu nedenle hep öyle anılmışlarsa da onlar kendilerini, dillerinde “annelerimiz†anlamına gelen “N’Nonmitonâ€Â olarak adlandırmış./Archive/2021/3/9/193118138-ic3.jpgEV YERÄ°NE CEPHEDE SAVAÅžMAYI TERCÄ°H ETTÄ°LER“Bu kadınları ta en başından bu yana savaşçı olmaya iten unsurlar nelerdi?†sorusunun yanıtı ise dünyadaki pek çok kadının yaÅŸadığı ayrımcılığın en can alıcı örneklerinden birine ulaÅŸtırıyor bizleri: Ezici erkek hegemonyası!Alpern’in Fransız gözlemcilerinden aktardığı görüşlere göre bütün Afrika’dakiler gibi Dahomey kadınları da “genelde aÅŸağı derecede olan varlıklar olarak†görülüyordu. Erkekler, kadınların “ihanete ve kalleÅŸliÄŸe†eÄŸilimli olduklarını düşünüyordu.Yük hayvanının olmadığı bir ülkede kadın ve köleler bu görevi yerine getiriyordu. Kadınlar eÅŸleriyle birlikte yiyemezdi. Bir erkek isterse - ki bunun çok nadir olduÄŸu belirtiliyor - eÅŸlerini ve çocuklarını köle olarak satabilirdi. Kadınların günleri sadece çalışmakla geçiyordu.Fransız misyoner Pierre-Eugene Chautard, kadınların anneliÄŸe olan tutkularını “zavallı hayatlarına bir teselliâ€; çocuklarını ise onlara “sevgilerinin karşılığını biraz olsun gösterecek tek varlıklar†olarak açıklıyordu./Archive/2021/3/9/193130450-ic4.jpgYOK ADLARINI VAR ETTÄ°LER!Yani Dahomeyli kadınlar erkek üstünlüğünün klasik bir kurbanıydı. Fakat amazon olduklarında ise devletin elit kadınları arasında yerlerini alıyorlar ve savaşın tüm acımasızlıklarına raÄŸmen maddi ve manevi eski yaÅŸamlarından çok daha iyisine ulaşıyorlardı.Saray protokolünde onlara daha fazla öncelik veriliyordu. Erkek askerlerden öncelikliydiler. Kadın savaşçılar kendi kölelerine sahip olabiliyor istemedikleri kadar tütün ve içki tüketebiliyorlardı. Yüksek rütbeli olanlarının yaklaşık elli kölesi vardı.Dahomeyler hali hazırda savaşçı bir ulustu. Orduları düzgün, disiplinli kıtalardan oluÅŸuyordu. SavaÅŸ taktikleri, savaÅŸ eÄŸitimleri akıllara zarar cinstendi. Dahomey Amazonları da benimsedikleri rolün hakkını vererek düşmanlarına bildiÄŸiniz kan kusturmuÅŸlar. Hem de öyle böyle deÄŸil!/Archive/2021/3/9/193141294-ic5.jpgSEKÄ°Z YAÅžINDA ORDUYA YAZILIYORLARDüşünün daha sekiz yaşındayken orduya alınıp ellerine silah veriliyor. O yaÅŸta savaÅŸmayı, silah tutmayı, güçlü, hızlı ve dayanıklı olmayı ve acıyla baÅŸ etmeyi öğreniyorlar. Bazıları gönüllü kaydoluyorlar, bazıları da baskın karakterleri nedeniyle kocaları tarafından iyi bir eÅŸ olmamakla itham edilerek bizzat kocaları tarafından orduya yazdırılıyor.EÄŸitimlerinde sivri dikenli akasya dallarıyla kaplı duvarlardan atlama, günlerce ormanda erzaksız yaÅŸama gibi sınavlardan geçiyorlar. En cesurları akasya dikenlerinden yapılan bir kemerle ödüllendiriliyor.Görev süreleri boyunca evlenip çocuk sahibi olmaları yasak. Bunun için krala bekâret yemini ediyorlar. ÇaÄŸdaÅŸları hemcinslerine kıyasla toplum içerisinde merkezi ve özerk bir konumu böylece elde edebilmiÅŸler. Büyük mecliste krallığın politikası hakkında söz söyleme hakkına sahipler./Archive/2021/3/9/193153465-ic6.jpgPALALARIYLA KELLE KOPARAN KADINLARBaÅŸlangıçta fil avcıları oldukları öne sürülüyor. Sonradan kralın özel, elit koruma birliÄŸi olup en kanlı cephelerde savaşıyorlar. Dahomeyler Afrika’daki köle ticaretini yakaladıkları düşmanlarını silah karşılığı satarak kendi lehlerine çevirmiÅŸler.1863 yazında Ä°ngiliz kâşif Richard Burton da hükûmet tarafından Dahomeyler ile barış yapmak için gönderiliyor. Burton, “Kara Spartaâ€Â diye nitelendirdiÄŸi orduda her tümenin kadın bir komutanı olduÄŸunu yazıyor.Dahomey Amazonları, sadece hükümdarların özel korumalığını yapan özel birlikler deÄŸil. Dahomey Krallık ordusunda komÅŸu kabilelere ve Avrupa ordularına karşı cephede de savaÅŸan korkusuz ve acımasız mangalar. Bu kadınlar palalarıyla çok hızlı kafa kesmeleriyle de biliniyorlar. Dahomey’i ziyaret eden bir Fransız delegasyonu 1880’de 16 yaÅŸlarında genç bir Amazon’un eÄŸitimine tanıklık etmiÅŸ. Üç vuruÅŸta kafayı gövdeden tamamen kopardığını ve kılıcından akan kanı içtiÄŸi rapor edilmiÅŸ.BaÅŸlarda sadece pala kullanan Dahomey Amazonları,18’inci yüzyılda tarihi meçhul bir ÅŸekilde ortaya çıkışlarından 1890’lardaki son dönemlerine kadar temel silahları, yivsiz silah olan ağızdan doldurmalı filinta tüfeÄŸi kullanıyorlar.DANS, DAHOMEY’DE BÄ°R GÖREVDÄ°Danslarıyla ilgili de ilginç bilgiler var. Günümüzde siyah Afrika’da bir sanat ve temel eÄŸlence kaynağı olan dans, Dahomey’de ise bir görevdi. Kadın, erkek tüm askerlerin usta dansçılar olmaları zorunluydu. Kıtaların yürüyüşçü kolları bile yürümekten çok dans ederek ilerliyordu. Askerler misket tüfekleriyle geleneksel danslarını yaparak hem krallarını onurlandırıyorlar hem de cenk havası icra ediyorlardı./Archive/2021/3/9/193212043-ic7.jpgKURUCULARI PRENSES HANGBEDahomey Amazonların da kurucusunun bir prenses olduÄŸu söyleniyor. Kral Akaba’nın ani ölümünden sonra büyük oÄŸlu Agbo Sassa yeterli yaÅŸta olmadığı için tahta çıkan kızı Hangbe, Dahomey Krallığı’nı 1718’de rakibi Agaje tahta çıkana kadar yönetmiÅŸ. Hangbe’nin bu kadın savaşçıların ordunun üçte birini (neredeyse 6 bin kadar) oluÅŸturdukları söyleniyor. Söyleniyor diyorum çünkü Hangbe hakkındaki bilgilerin büyük bölümü krallığı kazanan Agaje tarafından Dahomey Krallığı’nın resmi tarih kaynaklarından silinmiÅŸ.SAVAÅž MEYDANINDAN BUFFALO BILL’İN ÅžOVUNA!1890’da Krallık, Fransız kolonisi olmadan önceki son savaÅŸta 434 Dahomey Amazonundan sadece 17’sinin geriye döndüğü söyleniyor. Amazonların çoÄŸu 23 savaşın sonunda hayatlarını kaybetmiÅŸ. Son Dahomey savaşçılarının çoÄŸu ABD’ye göç etmiÅŸ ve kimileri Buffalo Bill’in VahÅŸi Batı Åžovu’nda gösteri yapmak üzere iÅŸe alınmış. Nawi adlı, bilinen son Dahomey Amazonu 1979’da, Benin’in uzak bir kasabasında 100 yaşında ölmüş./Archive/2021/3/9/193230980-ic8.jpgANGOLA’NIN NÄ°NJASI; ANA NZINGA!Afrika’nın en cesur kadın savaşçılarından bahsedip de Ana Nzinga’nın adını anmamak olmaz. Ana Nzinga, Dahomey deÄŸildi, Ndongo ve Matamba Krallıkları’nın kraliçesiydi. Ona Angola’nın Njingası deniliyor.17. yüzyılda Angola’nın baÅŸkentini kolonileÅŸtiren Portekizlilere karşı savaÅŸmış bu Afrikalı kadın savaşçı, krallığındaki insanların özgürlükleri ve onurları için mücadele vermiÅŸ.1617’de Luanda hükümeti, bölgeden insanları ve kralı kovdurtmak için Ndongo Krallığı’na karşı sert kampanyalar baÅŸlatmış. Hapishaneleri insanlarla doldurmuÅŸ. Merkezde konuÅŸlanmış Portekiz birlikleri ÅŸehri iÅŸgal etmeye baÅŸlamış. 1621’de kral, Nzinga’yı bölgeye göndererek barışı saÄŸlamaya çalışmış. Nizinga görevini baÅŸarıyla yerine getirmiÅŸ, bölgede kontrolü saÄŸlamış ve askeri taktikleri sayesinde Portekizlileri devre dışı bırakmış./Archive/2021/3/9/193258308-ic9.jpgSANATÇI YZ’DEN SAVAŞÇI ATALARINA SAYGISon olarak Dahomeyli Amazonlara dönerek ÅŸu bilgiyi de vermeliyim: Kiminiz internette veya televizyonda belki fotoÄŸraflarını görmüşsünüzdür; Senegal sokaklarında, ÅŸehrin duvarlarında çizilmiÅŸ kadın portrelerini. Onların çoÄŸu Dahomeyli kadın savaşçıların portreleri. Çizen ise kendisi de bu kadınların soyundan gelen ve iÅŸine Amazone adını veren Fransız sokak sanatçısı YZ. Günümüz kadınlarına konumlarını ve fikirlerini savunmaları için destek vermek için 2015’te “Amazone†adlı böyle bir çalışma baÅŸlatmış./Archive/2021/3/9/193311276-ic10.jpgVE ASSATA SHAKUR…Ayrıntı Yayınları’nca yayımlanan bir diÄŸer inceleme ise bir baÅŸka kadın savaşçıyı anlatan bir otobiyografi “Assataâ€. Kaleme alan günümüz kadın savaşçılarından Assata Shakur. Köle ismi JoAnne Chesimard. “Ben suçlu deÄŸilim, hiç suç iÅŸlemedim.†diyen siyah devrimci savaşını şöyle açıklıyor:“Ben kadınlarımıza tecavüz eden, erkeklerimizi hadım eden, bebeklerimizin karnını aç bırakan bütün güçlere savaÅŸ açtım. Varlıklarını yoksulluÄŸumuzla büyüten zenginlere, yüzlerimize gülerek bize yalan söyleyen siyasetçilere, onları ve mülkiyetlerini koruyan tüm kalpsiz robotlara karşı savaÅŸ açtım. Ben siyah bir devrimciyim ve bu yüzden de Amerika’nın gücünün yetebildiÄŸi bütün öfkenin, nefretin ve iftiranın kurbanıyım. Amerika, diÄŸer tüm siyah devrimcilere yaptığı gibi beni de linç etmeye çalışıyor.â€21. YÃœZYILIN KAÇAK KÖLESÄ°! ARANAN KADIN!Kendisini bir 21. Yüzyılın kaçak kölesi olarak tanımlıyor Assata Shakur. O, Amerikan adalet sistemine, politik baskı, ırkçılık ve ÅŸiddette karşı 60’lı ve 70’li yıllarda aktif mücadele vermiÅŸ bir özgür ruh. 2013’te ise FBI’ın En Çok Aranan Teröristler listesine alınmış, Shakur tarihte bu listede adı geçen ilk kadın. 1984’ten bu yana Küba’da siyasi mülteci olarak yaşıyor.Altmışlarda siyahların kurtuluÅŸu hareketi, öğrenci hakları hareketi ve Vietnam Savaşı’nın sonlandırılmasına dönük hareket gibi bir dizi mücadeleye katılmış.O dönemde tüm siyah halkın kurtuluÅŸunu talep etmesi dolayısıyla 1969’da, FBI’ın Karşı Ä°stihbarat Programı’nın hedefi hâline gelen ve FBI BaÅŸkanı J. Edgar Hoover’ın ifadesiyle, “ülkenin iç güvenliÄŸine dönük en büyük tehdit†olarak görülen Siyah Panter Partisi’ne girmiÅŸ.Davası, 1978’de, Ulusal Siyah Avukatlar Konferansı, Irkçılığa ve Politik Baskıya Karşı Ulusal Ä°ttifak ile Irksal Adalet için BirleÅŸik Ä°sa Kilisesi Komisyonu’nca imza edilen bir dilekçeyle BirleÅŸmiÅŸ Milletler Örgütü’ne götürülür. Bu dava ABD’deki politik tutsakların yaÅŸadıklarını, gördükleri politik baskıları, hapishanelerde maruz kaldıkları insanlık dışı ve korkunç muameleyi ifÅŸa eder.FBI ve özelde New York Emniyet Müdürlüğü Assata Shakur’u önce yasa uygulayıcılarına dönük saldırılara katılmakla sonra da hükümetin ve ilgili kurumlarının polis memurlarının vurulması olaylarına karışan bir örgüt olarak tarif ettikleri Siyah KurtuluÅŸ Ordusu’nun lideri olmakla suçlar.Polis merkezlerine ve bankalara Assata Shakur’u önemli suçlara bulaÅŸmış bir kiÅŸi olarak tarif eden afiÅŸler asılır. Altı farklı suçtan suçlanır ve hepsinden ya beraat eder ya da söz konusu davalar düşer./Archive/2021/3/9/193351713-ic11.jpgÖLÃœMDEN KILPAYI KURTULUÅž2 Mayıs 1973’te Zeyd Malik Shakur ve Sundiata Acoli ile birlikte New Jersey otoyolunda başına gelenler ise bardağı taşırır:Otoyolda otomobilin arka lambasının ‘hatalı’ olması gerekçesiyle durdurulur. Eyalet polisi Harper, arabanın yanına gelip kapıyı açıp sorular sormaya baÅŸlar. Siyah oldukları ve Vermont plakalı bir araba kullandıkları için ‘şüpheli’ olduklarını ima eder. Ardından silâhını çıkartıp onlara doÄŸrultur ve ellerini yüzlerini ona dönük, onun göreceÄŸi ÅŸekilde, havaya kaldırmalarını söyler.Söylenenleri yaparlar, birkaç saniye sonra arabanın dışından bir ses gelir, ani bir hareketlenme olur. Assata Shakur havada duran kollarından vurulur, diÄŸer bir kurÅŸun da sırtına isabet eder. Sonrasında Zeyd Malik Shakur ve polis memuru Werner Foerster öldürülür.Polis memuru Harper, Zeyd Shakur’u vurup öldürdüğünü kabul eder fakat New Jersey’de görülen ağır ceza davasında Shakur hem Zeyd’i hem de polis memuru Forester’ı öldürmekle suçlanır. Memur Foerster’i öldüren silâh, Zeyd’in bacağının altında bulunmuÅŸ olmasına ve kendisinde silâh bulunmamasına raÄŸmen Sundiata Acoli de sonradan yakalanıp her iki kiÅŸiyi öldürmekle suçlanır.Sundiata ve Assata, yargılamalar baÅŸlamadan önce haber kanallarınca suçlu ilân edilir. Hiçbir kanal röportaj vermelerine olanak saÄŸlamaz. New Jersey polisi ve FBI ise her gün medyadadır./Archive/2021/3/9/193406010-ic12.jpgPAPA’YA MEKTUPLARShakur, 1977’de tamamı beyaz olan bir jüri tarafından suçlu bulunup 33 yıl hapis cezasına çarptırılır. 1979’da hapishanede öldürülebileceÄŸinden korkan yoldaÅŸları ABD’deki siyah halka adalet sunulmadığı haklı inancıyla onu hapishaneden kaçırır.Ä°ÅŸin boyutu din adamlarına kadar uzanır. 24 Aralık 1997’de New Jersey Eyaleti, Shakur’un tekrar hapsedilmesi konusunda müdahil olması için Papa II. Jean Paul’a bir mektup bile yazar. New Jersey Eyalet Polisi bu mektubun kamuoyuna açıklanmasına karşı çıkar. Shakur da Papa’yı bilgilendirmek için bir mektup kaleme alır.Yazıyı, savaşçı Assata Shakur’un ÅŸu sesleniÅŸiyle noktalayalım:“ABD’deki birçok fakir ve mazlum insan gibi benim de bir sesim yok. ABD’de siyahlar ve fakirler gerçek bir konuÅŸma hürriyetine, gerçek bir ifade hürriyetine sahip deÄŸiller, ellerindeki basın özgürlüğü de çok sınırlı. (…) Tüm politik tutsaklara özgürlük, Gezegen üzerinde bugüne dek varolmuÅŸ en dirençli ve en cüretkâr politik alanlardan biri olan Küba’dan sizlere sevgilerimi ve devrimci selamlarımı gönderiyorum.â€
Gamze Akdemir
Read more: https://www.turkish-media.com/forum/topic/669913-kara-kitanin-amazonlari/
Read more: https://www.turkish-media.com/forum/topic/669913-kara-kitanin-amazonlari/
Other News
Sözcüklerle Rodin ve Rilke!
'Sahte Bellek'
Ümitcan Uygun'un arkadaşıolduğu iddia edilenşahıstan kadınaşiddet
İnsanlarıtaklit edençip hayvanlarıkurtardı: 'İlaçgeliştirmede bir ilk'
Trabzonspor'dan FIFA'ya 'Adalet' baÅŸvurusu
KarahanÇantay yaşamınıyitirdi
İmamoğlu mesajının ardındanİYİPartiİl Teşkilatıtoplandı
Covid-19:İngiltere AB'nin aşıihracatıyasağıiddiasınıreddetti
Mersin'de düzenlenen operasyonda HDP'li vekilin eşi tutuklandı
Valilik açıkladı:İzmir'de Covid-19 ile mücadelede yeni kararlar alındı