Türkiye’nin, iklim krizini tetikleyen kömürlü termik santrallarla sınavı
Türkiye’nin enerji politikalarının başında kömüre dayalı enerji geliyor. Ülke genelinde sağlıktan çevreye birçok zararı bulunan bu santralların sayısı 34’ü buldu. Yapılması planlanan kömürlü termik santral sayısı ise 24.
Ä°klim krizi etkilerini yakından gösteriyor. Uzmanlar iklim krizine karşı enerji politikalarının deÄŸiÅŸtirilmesi gerektiÄŸi görüşünde. Krizi tetikleyen baÅŸlıca enerji kaynağı olan kömür, karbon etkisi en yoÄŸun fosil yakıt. Ekosfer DerneÄŸi, emisyon azaltıcı tedbirlerin alınmadığı kömüre dayalı elektrik üretiminin tüm dünyada 2030’a kadar 2010 seviyelerinin yüzde 80 altına indirilmesi, 2040’tan önce de tamamen kaldırılması gerektiÄŸine vurgu yapıyor. Enerji politikasının büyük bir kısmını kömüre dayalı termik santralların oluÅŸturduÄŸu Türkiye’de ÅŸu an iÅŸletmede 34 kömürlü termik santral var. Planlanan kömürlü termik santral sayısı ise 24. Kömüre dayalı santrallar bir yandan iklim krizini tetiklerken bir yandan da bölgede yaÅŸayan insanların saÄŸlığını tehdit eder hale gelebiliyor. Ekosfer DerneÄŸi tarafından hazırlanan haritaya bakıldığında, Türkiye’nin dört bir yanını kömürlü termik santralların çevirdiÄŸi görülüyor. Kömüre dayalı elektrik üretimi Türkiye’nin enerji stratejisinin baÅŸlıca hedefleri arasında yer alıyor. Gazetemize Türkiye’deki termik santralların durumunu ve geleceÄŸe iliÅŸkin enerji politikalarını deÄŸerlendiren Ekosfer DerneÄŸi Kampanyalar Direktörü Özgür Gürbüz, “Türkiye enerjideki dönüşüme ayak uydurmamakta ısrar ettiÄŸi için enerji politikasını kömür santrallarına teslim etti. Bir iklim politikası olmaması da özellikle kömür santrallarına açık bir davetiye sundu. Yerli kömür diyerek çıkılan yolda, ithal kömürle çalışan santralların kurulu gücü, (8821 MW) yerli linyitle çalışanları (9961 MW) yakaladı†dedi. HER ÅžEYE ZARARLIMiladını doldurmuÅŸ bu enerji üretim biçiminin desteklenmeye çalışıldığını anlatan Gürbüz, “Bu da hem ekonomiye hem çevreye hem de insan saÄŸlığına zarar veriyor†diye konuÅŸtu. Kömürü destekleyen politikaların Türkiye’nin enerji ve ilgili sektörlerdeki geliÅŸimini de etkilediÄŸini belirten Gürbüz, ÅŸu ifadeleri kullandı: “Bugün, üretiminde karbon yoÄŸunluÄŸu yüksek ürünlerin ihraç edilip edilemeyeceÄŸini konuÅŸuyoruz. Sanayi ve ticarette enerji politikalarındaki hataların bedelini ödemek zorunda kalabilir. Türkiye’nin bir an önce karar alarak yeni kömür santralı yapımından vazgeçmesi, eskilerini de devreden çıkarmak için bir takvim belirlemesi gerekiyor. Åžu anda yapımı planlanan 17 bin megavat civarında kömür santralı olduÄŸunu görüyoruz. Elektrikte talebin zirve noktasının 47 bin, kurulu gücün ise 96 bin megavat olduÄŸu bir noktada, kömürde ve yeni santral yapımında ısrar etmenin mantıklı bir açıklaması yok.â€Â Ä°KLÄ°M DOSTU ENERJÄ°Su baskınlarıyla, kuraklıkla iklim krizinin etkilerini her geçen gün daha fazla hisseden Türkiye’nin iklim dostu bir enerji politikası belirlemesi gerektiÄŸini belirten Gürbüz, “Çözüm, talebin olduÄŸu yerde ve sürdürülebilir yenilenebilir enerji kaynaklarıyla üretim yaparak elektrik talebini karşılamaktan, enerjiyi verimli kullanmaktan geçiyor. GüneÅŸi olmayan kuzey ülkeleri bunu yaparken, güneÅŸ ve rüzgâr gibi kaynaklar kömür ve nükleerden daha ucuzken Türkiye’nin eski enerji politikalarında ısrar etmesi sürdürülebilir deÄŸil†dedi.
Hazal Ocak
Read more:
https://www.turkish-media.com/forum/topic/670431-turkiyenin-iklim-krizini-tetikleyen-komurlu-termik-santrallarla-sinavi/