Ketojenik diyet tehlikeli mi?
Ketojenik diyet, mutlaka hekim tarafından önerildiği durumlarda, sağlık kontrollerinin sürekli ve düzenli olarak yaptırılması şartı ile kısa süreli olarak uygulanmalıdır.
Son yıllarda popülerleÅŸen beslenme biçimlerinden bir olan ketojenik diyet, önceleri yalnızca bazı hastalıkların tedavisini destekleme amacıyla uygulanırken ÅŸimdilerde zayıflama amacıyla da uygulanıyor. Peki kendi kafanıza göre ketojenik diyet uygulamanın zararlı olabileceÄŸini biliyor muydunuz?SaÄŸlık yönünden oluÅŸturduÄŸu riskler nedeniyle bu diyetin zayıflama amacıyla tercih edilmesinin güvenilir olup olmadığı hakkında henüz kanıtlanmış sonuçlara ulaşılamamıştır. Bu nedenle ketojenik diyet, mutlaka hekim tarafından önerildiÄŸi durumlarda, saÄŸlık kontrollerinin sürekli ve düzenli olarak yaptırılması ÅŸartı ile kısa süreli olarak uygulanmalıdır.HASTALIKLARA YARDIMCI OLABÄ°LÄ°RKetojenik diyet, karbonhidrat ve protein kaynaklarının oldukça kısıtlı olduÄŸu ve diyet içeriÄŸinin çok büyük bir kısmının yaÄŸlardan oluÅŸtuÄŸu diyetler olarak tanımlanabilir. Normal saÄŸlıklı beslenme planlarında kaçınılan pek çok besin türü, bu diyetlerde temel enerji kaynağı olarak tercih edilir. Yüksek yaÄŸ içeriÄŸi, düşük karbonhidrat ve protein içeriÄŸi nedeniyle bu diyetlerin uygulanması zor olup uzun süre devam ettirilmesi hem zorlayıcı hem de saÄŸlık açısından riskli olabilmektedir. Özellikle karbonhidratlar konusunda oldukça katı olan bu beslenme tarzında ekmek, tahıllar, undan üretilen her türlü besin ve ÅŸeker gibi karbonhidrat kaynakları katı yasaklar arasındadır. Diyetin büyük bir kısmı yaÄŸ kaynakları olan kaymak, krema, mayonez benzeri besinlerden meydana gelir. Epilepsi hastalarında sara nöbetlerinin azaltılmasında etkili olması nedeniyle bu hastalarda nöbetlerin yoÄŸunlaÅŸtığı dönemlerde ketojenik diyet uygulamaları yapılabilir. Buna ek olarak ketojenik diyetler bazı metabolizma hastalıkları, Parkinson, Alzheimer, beyin ve sinir sistemi hastalıkları, otizm, bazı ruhsal ve mitokondriyal hastalıklarda da tedavi sürecine yardımcı olması amacıyla uygulanabilir.Ketojenik diyetin temel amacı; düşük karbonhidrat alımı ile vücudun ketozis moduna geçirilmesi ve vücut depolarında yer alan yaÄŸların yakılmaya baÅŸlamasının saÄŸlanmasıdır. Diyetin karbonhidratlar yönünden oldukça kısıtlı olması yalnızca en çok bilinen karbonhidrat kaynakları olan ekmek, tahıllar, hamur iÅŸleri gibi besinleri deÄŸil meyveler, sebzeler, süt ve süt ürünleri, yaÄŸlı tohumlar, kuru baklagiller gibi birçok besin türünün tüketilememesine neden olur.DOKTOR VE DÄ°YETÄ°SYEN PLANLAMALIKetojenik diyetlerde içerik hesaplaması yapılırken diyette yer alacak besin ögesi miktarlarının birbirlerine olan oranı belirlenir. Oranın ne olması gerektiÄŸi doktor ve diyetisyenden oluÅŸan bir ekip tarafından kiÅŸinin kan bulguları, kan ve idrarındaki keton cisimciklerinin miktarı gibi belirteçler göz önünde bulundurularak belirlenir. Ketojenik diyetler herkesin uygulaması mümkün olmayan, ancak belirli tıbbi analizler ve tetkikler yapıldıktan sonra ketojenik diyet uygulamasında sakınca görülmeyen hastalarda uygulanabilen bir beslenme türüdür. Zor ve riskli bir diyet olmasından dolayı hiçbir birey bu diyeti bir saÄŸlık kuruluÅŸuna danışmadan uygulamamalıdır. Diyetin yapılıp yapılamayacağına karar verilmesi, diyetin planlanması, bu süreçte yapılacak her türlü tetkik ve incelemeler doktor ve diyetisyen kontrolünde yapılmalıdır.Ä°SMÄ°NÄ° KETON CÄ°SÄ°MCÄ°KLERÄ°NDEN ALIYORNormal beslenme düzeninde vücut; enerji elde etmek için birinci öncelik olarak karbonhidratları, karbonhidratların yetersiz kaldığı durumlarda yaÄŸları ve proteinleri kullanır. Ketojenik diyetlerde karbonhidrat ve protein içeriÄŸi çok düşük bir düzeyde tutulduÄŸu için vücut ihtiyaç duyduÄŸu enerji miktarının tamamına yakınını yaÄŸlardan karşılar. Vücutta karbonhidrat dışı kaynaklardan enerji elde edildiÄŸi durumlarda keton cisimcikleri açığa çıkar. Ketojenik diyetler de adını buradan alır. Keton cisimciklerinin kanda aşırı artışı ketozis adı verilen ÅŸok tablosunun geliÅŸimine neden olabileceÄŸinden, bu diyeti uygulayan kiÅŸilerde idrar ve kandaki keton seviyeleri sürekli olarak kontrol edilmelidir.DAHA DA KÄ°LO ALABÄ°LÄ°RSÄ°NÄ°Z- Açlık tablosunun geliÅŸtirildiÄŸi ketojenik diyetleri uygulayan kiÅŸilerde vücut kendini açlığa adapte edebilmek adına metabolizma hızını yavaÅŸlatma eÄŸilimine girer. Bu da diyet sonunda yavaÅŸlamış bir metabolizma hızı ve buna baÄŸlı olarak diyetin bırakılmasını takiben verilen kiloların tümüyle geri alınması ÅŸeklinde sonuçlara neden olabilir.- Çok büyük bir kısmı yaÄŸlardan oluÅŸan ketojenik beslenme planlarında lifli besinler yok denilecek kadar azdır. Bu durum kabızlık baÅŸta olmak üzere birçok bağırsak problemini beraberinde getirir.- Yüksek yaÄŸlı beslenme, yaÄŸlardan enerji elde edilmesine baÄŸlı olarak kanda dolaÅŸan serbest yaÄŸ asitlerinin miktarının artması ve yetersiz posa alımına baÄŸlı olarak kolesterol ve diÄŸer kan lipitlerinde artış görülür ve bu durum kalp ve damar hastalıkları açısından oldukça büyük risk oluÅŸturur.- Ketojenik diyetler karaciÄŸer üzerinde ağır bir yük oluÅŸturur. Bu nedenle bu diyetler kesinlikle uzun süre devam ettirilmemeli ve karaciÄŸerinde herhangi bir hastalık bulunan kiÅŸiler karaciÄŸer yetmezliÄŸi geliÅŸmesi gibi risklerden korunmak adına ketojenik diyet uygulamamalıdır. Diyete baÅŸlanmadan önce karaciÄŸer enzimlerinin normal sınırlarda olup olmadığı mutlaka kontrol edilmelidir.- Beynin temel enerji kaynağı glikozdur. Bu nedenle ketojenik diyet yapan kiÅŸilerde karbonhidrat dışı kaynaklardan dolaylı yoldan glikoz elde ediliyor olmasına baÄŸlı olarak biliÅŸsel fonksiyonlarda yavaÅŸlama ve gerilik gözlenebilir.- Yapılan bazı bilimsel araÅŸtırmalarda ketojenik diyetlerin de içerisinde yer aldığı düşük karbonhidratlı beslenme programlarından herhangi birini uygulayan kiÅŸilerde kalp ritim bozukluÄŸu geliÅŸme ihtimalinin normal beslenen kiÅŸilere oranla daha yüksek olduÄŸu sonucuna varılmıştır.KETOJENÄ°K DÄ°YET LÄ°STESÄ° NELER İÇERÄ°R?Ketojenik diyet listesinin içeriÄŸi, diyetin yaÄŸ ve karbonhidrat-protein içeriÄŸi oranına göre deÄŸiÅŸkenlik gösterir. En yaygın tercih edilen diyet oranları 4/1 ve 3/1'dir. Diyet içeriÄŸinde belirlenen protein hakkı yumurta, kırmızı ve beyaz et veya balıktan karşılanabilir. Örnek protein olması ve dengeli yapısı nedeniyle yumurtanın ketojenik diyetlerde mutlaka tercih edilmesinde yarar vardır. Diyette ekmek ve tahıllar ile unlu mamuller gibi temel karbonhidratlar kesinlikle yer almaz. Karbonhidratlar için verilen kısıtlı miktar sebzeler, yaÄŸlı tohumlar ve yoÄŸurt gibi süt ürünleri ile zaten fazlasıyla karşılanmış olur. Kalan kısım yaÄŸ kaynakları olan krema, kaymak, mayonez, zeytinyağı, tereyağı ve fındık, fıstık, badem, ceviz gibi yaÄŸlı tohumlardan karşılanır.Ana öğünlerde krema, mayonez ve zeytinyağı kullanılarak hazırlanan soslar ile lezzetlendirilmiÅŸ salataların yanında et, tavuk, balık gibi protein kaynakları tercih edilebilir. Ara öğünlerde yoÄŸurt ve karbonhidrat hakkının yeterli olması durumunda kolesterol düşürücü etkisi nedeniyle diyetin risklerinin azaltılmasına yardımcı olabilecek bir miktar yulaf ezmesi tercih edilebilir. Diyet içeriÄŸi oldukça düşük olduÄŸu için 3 ana öğüne ek olarak 1 ara öğün yapılarak genellikle gün 4 farklı öğüne bölünür. Elde bulunan ketojenik diyet örneÄŸi üzerinde günlük karbonhidrat, protein ve yaÄŸ haklarının aşılmaması ÅŸartı ile diyette besinler arası deÄŸiÅŸiklikler yapılabilir.Â
Taylan Kümeli
Read more:
https://www.turkish-media.com/forum/topic/672227-ketojenik-diyet-tehlikeli-mi/