News - Haberler
Glenn Meade:‘Unutturmamak istiyorum!’
| Monday, 03.22.2021, 12:02 AM | (151 views)
Glenn Meade: ‘Unutturmamak istiyorum!’
İrlandalı yazar Glenn Meade ile terörün, fanatizmin ve ihanetin kol gezdiği bir dünyada, sırlar ve cinayetlerle çevreleyerek kurguladığı ‘Brandenburg’ başta olmak üzere yapıtları ve yazarlığı üzerine konuştuk.
/Archive/2021/3/21/195730725-kapakic1.jpg- Yazdığınız dönemlerin genellikle bir takip kurgusunda savaÅŸ, korku ve gerilim iklimlerinin hüküm sürdüğü dönemler olmasını sadece polisiye yazarlığıyla açıklayamayız sanırım.Ä°ktidar uÄŸruna özellikle diktatörlerin toplumlar üzerinde tarih boyunca ustaca manipüle edebildiÄŸi -hâlâ da ettiÄŸi- dinler ve kültürler arası farklılıklar sonucu çıkardığı savaÅŸlar romanlarımın temel konusu. Bir misyon gibi görüyorum bunu. Tarihi arka plan araÅŸtırmalarına çok vakit ayırırım ve okura doÄŸru ÅŸekilde sunmaya çalışırım. Havada süzülen bir halı gibi çeÅŸitli açılardan ve mesafelerden görmeye, manzaraya hâkim olmaya çalışarak yazıyorum. YaÅŸanan acıları unutturmamak istiyorum. Kafalardaki kimi sorulara yanıt getirebilmeyi; sorgulatabilmeyi, daha derin düşündürebilmeyi amaçlıyorum.- Bu baÄŸlamda ‘Brandenburg’ okura nasıl sesleniyor?Farkında ve tedbirli olun. Hazır olun, bunlar oldu ve yine olabilir diyor. Amerika’da Trump’ı da gördükten sonra ÅŸunu bir kez daha anlıyoruz ki; demokrasi gibi deÄŸerler her yerde çok kolay ayaklar altına alınabilir. Halklar manipüle edilebilir, diktatörlükler dirilebilir ve iÅŸler hızla karanlık dönemlere dönebilir. Çok rahatlamamalı, uyuÅŸmamalıyız.‘DRAMA ÇELÄ°ÅžKÄ°LERDE YATIYOR!’- Önce pilottunuz sonra bir dönem oyun yazarlığı yaptınız. Nasıl deneyimler olarak anıyorsunuz?Yazı ile hep ilgiliydim. Ãœniversiteden itibaren gazetelerde bu nedenle yazdım. Yine severek yaptığım pilotluk dönemimde de yazdım. Yazar bir arkadaşımın önerisiyle bir drama grubuna katıldım. Bugüne kadar sekiz oyun yazdım, bazılarını yönettim. YaÅŸamımın en yaratıcı, eÄŸitici ve keyifli dönemiydi. Dario Fo’nun “Accidental Death of an Anarchistâ€tinde (Bir AnarÅŸistin Kazara Ölümü) oyunculuk da yaptım. Bir kadın hemÅŸireyi canlandırdım. Aman tanrım berbattım! (gülerek) Tüm bu yapıcı deneyimler bana kurguyu ve imgeselliÄŸi baÅŸarıyla kurabilme pratiÄŸi saÄŸladı.- Nasıl kurguluyorsunuz? Karakter yapılarında kesin demeyelim ama kesif çizgiler dikkat çekiyor.Ä°ki tutku, iki arzu arasında olmalarını, aÅŸk ile görev arasında kalmalarını tercih ediyorum. Arzu etmek belki iyi fakat ÅŸeytana uymak kötü! AÅŸk, hikâyeyi insan doÄŸasıyla dramatize ederken; görev, gerçekliÄŸi öne çıkararak çeliÅŸkiyi, ikilemi güçlendiriyor. Kahramanlarımın hiçbiri süper insan deÄŸil! Çok yönlü ve çeliÅŸkili olmalılar; bir ÅŸeye takıntılı, saplantılı olmalılar ve seçim yapmalılar. Bu hikâyeyi harekete geçirir, yakıt görevi görür. Tüm drama oradadır. Bu konuda Shakespeare okumalarımın çok faydasını gördüm. Ä°nsan doÄŸasına dair davranış biçimleri ve karakter yapılarının adeta kataloÄŸunu sunar Shakespeare. Ä°nsan doÄŸasını anlamaya, karakter yapılarını çözümlemeye çalışmak yazarlığın hem zorlu hem keyifli yanı, hediyesi./Archive/2021/3/21/195812053-ic4.jpg‘OKUR, KAHRAMAN ÇABALASIN Ä°STER’- Bunca araÅŸtırmanın ve yaÅŸam deneyiminin ardından size göre erdemleri veya zaaflarıyla o insan doÄŸasının yapıtlarınızı da besleyen deÄŸiÅŸmezlerinin başında neler geliyor?AÅŸk, hırs ve kötücüllük! ‘Brandenburg’da tüm o zaafları görürüz. ÖğrendiÄŸim ÅŸeylerden biri; kiÅŸinin kaderini seçimleri kadar karakterinin de etkilediÄŸi. Büyükannem şöyle derdi: “Davranışın, tavrın senin düşmanın da olabilir, dostun daâ€. Bu, kahramanlarım için de geçerli.- Kahramanlarınız kendilerini pek de deÄŸiÅŸtirmiyor.Hayır. Bazıları deniyor. Hep arada kalıyorlar. Öyle kayıp vakalar deÄŸiller ama.. Kitabın kavisleri içinde önemli olan kahramanın bunu en azından denemesi. Bir söz vardır; “Tanrı çabalayanı severâ€. Okur da böyledir; kahramanla birlikte hareket eder, onun çabasını destekler. Edebiyat insanı, hayatı anlattığına göre o çaba yoksa hayat da yok!- 4 yaşındayken büyükannenizin evinde hapishaneden kaçmış bir adamla karşılaÅŸtığınızı okumuÅŸtum. Ne macera!Matrak bir anıdır. Hapishaneden kaçmış deÄŸilmiÅŸ aslında. Christmas nedeniyle hapishaneden izinli çıkmış. Dört günün sonunda geri dönmesi gerekiyormuÅŸ ama dönmemiÅŸ! Büyükannemin evindeki partiye sızmış. Masanın altına saklanmıştı. Bir ayak gördüm ve baktım ki orada. Masanın altına girdim, çığlık atacağımdan korkmuÅŸ olmalı. Suçluydu evet ama gayet kibar bir insandı. Bana amcamı hatırlatmıştı, amcam da biraz suçlu tipli bir adamdı, aÅŸinaydım yani (gülerek). Elimde çizgi roman vardı. Konusu ne diye sormuÅŸtu. Sonra da bir hikâye anlatırsan bir ÅŸilin veririm demiÅŸti. Sonraları bu konuda ÅŸaka yapardım; o gün benim kitaplarda para olduÄŸunu fark ettiÄŸim gündür diye. O adama ne oldu hiç bilmiyorum.SAVAÅž, TERÖR, DÄ°N VE Ä°NSAN..- Belli baÅŸlı diÄŸer romanlarınızı kısaca yorumlamanızı rica etsek neler söylersiniz?‘Huzursuz Hayaletler’, Irak Savaşının görünen yüzü kadar karanlık arka planda dönen oyunlarıyla kiÅŸileÅŸtirerek incelenmesidir. Gazetecilik yönümün en devreye girdiÄŸi romanım diyebilirim. ‘İkinci Mesih’i yazarken Roma’ya gittim, Vatikan’da görevli rahiplerle ve din tarihçileriyle konuÅŸtum. Romanda baÅŸlangıca dönmek ve dinin özündeki yalınlığı, mütevazılığı anımsatmak istedim. ‘Sakkara’nın Kumları’nı yazarken ise Ä°kinci Dünya Savaşı döneminde muhafızlık yapmış, olayları ilk elden bilen iki kiÅŸiyle söyleÅŸiler yaptım. ‘Son Tanık’ta, parçalanan Yugoslavya’da yaÅŸanan soykırımın etkileri üzerinden ilerledim.‘Sekizinci Gün’ü 11 Eylül saldırılarından önce yazmıştım. Öngörülü, sonrasında yaÅŸanacak acı gerçeÄŸe çok yakın bir roman olması kimilerini tedirgin etti, ABD’de yayımlanması reddedilmiÅŸti. ‘Kar Kurdu’, SoÄŸuk SavaÅŸ döneminde geçer. Eisenhower’ın, Stalin’e suikast düzenletmek isteyecek kadar gözünü karartmasından hareketle, paranoyanın sınırlarını zorlayarak korku atmosferinin boyutlarını vurgulamak istedim.‘Doktor Jivago’ en etkilendiÄŸim filmdir. ‘Romanov Komplosu’nu yazarken hep o filmi düşündüm. Rusya’da Çar ve ailesinin yok edilmesinin ardından savaÅŸ döneminin o günkü ve sonrasındaki normlarıyla koÅŸut geliÅŸen romanımda; çaprazlama iliÅŸkiler içindeki kahramanlarımı yine ÅŸiddetli ikilemlerle hesaplaÅŸtırdım.Brandenburg / Glenn Meade / Çeviren: Ali Cevat Akkoyunlu / Kırmızı Kedi Yayınevi / 596 s.
Gamze Akdemir / Cumhuriyet Kitap Eki
Read more: https://www.turkish-media.com/forum/topic/672479-glenn-meade-unutturmamak-istiyorum/
Read more: https://www.turkish-media.com/forum/topic/672479-glenn-meade-unutturmamak-istiyorum/
Other News
‘MizahÜzerine’...
Klonlamadaki atılım tartışmayıbüyüttü: Mamutlar geri mi dönecek?
Finlandiyalıfotoğrafçı, Samanyolu’nu 12 yılda fotoğrafladı
SON DAKİKA! Bankalar döviz ve altın işlemlerini durdurdu!
SON DAKİKA: Cumhurbaşkanlığı'ndanİstanbul Sözleşmesi’ne dair ilk açıklama
Ekonomist Evren Devrim Zelyut, doların yükselmesini değerlendirdi: "Türkiye eninde sonunda kur krizi ile karşıkarşıya kalacak"
Cem Toker: Sanırım yarın sabah 'onların dolarıvarsa, bizim Allah’ımız var be' günüolacak
Doların yükselmesinin ardından siyasilerden ilk yorum
İlahiyatçıCemil Kılıç'tan ABD Doları'nın rekor kırmasına 'ezanlı' yorum
SON DAKİKA:Üst düzey bankacılar: TCMB piyasalara müdahale etmeyecek