Evrimin en temel ilkesi; ayakta kalmak! Erdal Atabek'in yazısı...
İki değerli bilim insanı Osman Şadi Yenen ve Selim Badur’un editörlüğünde alanının uzmanları olan yazarların bilgileriyle oluşan bir başvuru kitabı: Pandemi ve Covid 19 (Ayrıntı Yayınları). Covid 19 virüsünün dünya çapında yayılan salgını gerçekten de çok yönlü incelenmesi gereken bir olgu. Bu kitapta yaşanan olayın felsefesi, biyolojisi, sosyolojisi,ekonomisi ve politik etkileri ayrı bölümler olarak yer alıyor. Elbette, bütün dünyayı etkisi altına alan bir salgın (pandemi) bu durumu geniş bir açıdan görmeden anlaşılamaz. Kitapta yer alan her yazar, alanında çalışmaları bulunan bilim insanları olarak konuları yetkinlikle okura ulaştırıyor.
/Archive/2021/3/31/153922436-kapakic1.jpgYAÅžAM MÃœCADELESÄ°NÄ°N TEMELÄ°!Ä°ki deÄŸerli bilim insanının editörlüğünde alanının uzmanları olan yazarların bilgileriyle oluÅŸan bir baÅŸvuru kitabı: Pandemi ve Covid 19.Covid 19 virüsünün dünya çapında yayılan salgını gerçekten de çok yönlü incelenmesi gereken bir olgu. Bu kitapta yaÅŸanan olayın felsefesi, biyolojisi, sosyolojisi,ekonomisi ve politik etkileri ayrı bölümler olarak yer alıyor.Elbette, bütün dünyayı etkisi altına alan bir salgın (pandemi) bu durumu geniÅŸ bir açıdan görmeden anlaşılamaz. Kitapta yer alan her yazar, alanında çalışmaları bulunan bilim insanları olarak konuları yetkinlikle okura ulaÅŸtırıyor.Pandeminin birinci yılında böyle bir kitabın okura ulaÅŸması çok önemli. Bu bakımdan editörlüğü üstlenmiÅŸ olan Osman Åžadi Yenen ve Selim Badur’u kutluyorum. Her ikisi de emekli profesör olan editörler, alanlarının tanınmış öğretim üyeleri. Ayrıntı Yayınları da bu yapıtla büyük bir hizmeti yerine getiriyor.Kitap emekli profesör Ali Demirsoy’un ‘YaÅŸam Nedir?’ sorusunu açıklayan yazısıyla baÅŸlıyor:“Canlılığın bu süre içinde en büyük amacı öncelikle kalıtsal yapısını bir sonraki kuÅŸaÄŸa en etkin biçimde iletmek olmuÅŸtur. Bunun için de olabildiÄŸince çok yavru ya da yumurta üretmeyi baÅŸarının bir yolu olarak görmüştür. Ä°kincisi bu amacı etkin bir ÅŸekilde gerçekleÅŸtirebilmesi için olabildiÄŸince ayakta kalmaktır; bunun evrim dilinde çok kullanılan ÅŸekli ‘survival’dır. Ayakta kalmak için hem tür dışı hem tür içi canlılarla mücadele eder. Böylece evrimin en temel ilkesi belirlenmiÅŸ olur: ‘ ayakta kalan baÅŸarılıdır’.â€Profesör A. Demirsoy’un belirttiÄŸi ‘ayakta kalma’ ya da ‘hayatta kalma’ ve ‘ üreyip çoÄŸalma’ bütün canlıların yaÅŸam mücadelesinin temelidir. Ä°ÅŸte virüsler de doÄŸanın canlı organizması olarak bu evrimsel amacı izlemektedirler.Ä°YÄ°MSER OLMA YARIÅžI!Ä°nsanlık tarihinde uygarlığın gidiÅŸini etkileyen çeÅŸitli salgınlar yaÅŸanmıştır. Kitapta bu salgınların tarihi yer almakta, bu büyük salgınların toplumları, insanları nasıl etkilediÄŸi açıklanmaktadır.Tarihin büyük veba salgını, çiçek hastalığı salgını, grip salgını, çeÅŸitli hastalık yapıcı etkenlerin (ajan patojen) yol açtığı sosyal etkiler çeÅŸitli yönleriyle incelenmektedir.Toplumların, insanların bu salgınların dehÅŸeti karşısındaki tutumları, yorumları, günah gibi, ilahi ceza gibi kabulleri ele alınmakta, çeÅŸitli düşüncelerin, duygu çalkantılarının sonuçları irdelenmektedir.Ãœlkemizde yöneticiler, CumhurbaÅŸkanı, SaÄŸlık Bakanı salgının her evresinde ‘baÅŸarıyla mücadele edildiÄŸini’, ‘salgının kontrol alına alındığını’ açıklayarak topluma moral vermeye çalıştılar. Ancak bu iyimser olma yarışı toplumda ‘ her ÅŸeyin yoluna girdiÄŸi, tehlike olmadığı’ yolunda yanlış bir kanı oluÅŸturdu. Bu da önlemlerin gevÅŸemesi ile sonuçlandı ve bulaÅŸma oranı yükseldi, hastalık sayıları arttı./Archive/2021/3/31/153938733-ic2.jpg‘BAKANLIK HALKI, HALK BÄ°RBÄ°RÄ°NÄ° SUÇLADI!’Doç. Dr. Ãœmit KartoÄŸlu da yazısında ÅŸunları ifade ediyor: “DoÄŸal olarak insanlar bir anlamda bu iÅŸin çözümlendiÄŸine inandı. Her geçen gün eve kapatıldıkları gümlerin acısını çıkarırcasına Ayasofya’lara, asker uÄŸurlamalarına, kına gecelerine, düğünlere, tatillere, taziyelere gittiler, evlerde misafir ağırladılar. Her geçen gün artan vaka sayılarından kimse kendini sorumlu tutmadı. Bakanlık halkı suçladı, halk birbirini.â€Bu salgında yöneticilerin güvenilir bir yol izlemediÄŸi kanısı giderek artmıştır. Maske takılmasının zorunlu olması kararının gecikmesi yanında halka maske saÄŸlanmasındaki yöntem deÄŸiÅŸiklikleri hastalıkla mücadelenin çok da baÅŸarılı olamadığı kanısı uyandırmış, bu da önlemlere uyulmasında gecikmelere yol açmıştır.COVID 19 NASIL BÄ°R HASTALIK?Prof. Dr. Esin Åženol bu konuda araÅŸtırmalara dayalı ölçütler vererek konuyu irdelemiÅŸtir.Covid 19, bu ad verilen virüsün hastalardan ya da kendisi hasta olmayan taşıyıcılardan ağız-boÄŸaz-burun yoluyla bulaÅŸtığını, bulaÅŸtıktan bir kaç gün sonra da hastalık belirtileriyle ortaya çıktığını belirtmektedir.Virüsü aldığı halde hastalık belirtisi görülmeyen ‘belirtisiz- asemptomatik’ olanlardan derece derece artan hastalık belirtilerine kadar deÄŸiÅŸen tablolar görülmektedir.Hastalığın virüsü aldıktan hastalık belirtilerinin görüldüğü ana kadar geçen sürenin ortalama 5 gün (4-6) olduÄŸu anlaşılmaktadır.Hastalığın görülen belirtileri ‘ateÅŸ-öksürük-nefes darlığı’ üçlüsüdür. Kimi olgularda öksürük olmadan da nefes darlığı ortaya çıkmaktadır. Ä°kinci sırada; kas aÄŸrıları, eklem aÄŸrıları, baÅŸ aÄŸrısı gelmektedir. BaÅŸ aÄŸrısı, baÅŸ dönmesi kimi vakalarda ilk belirtiler olabilmektedir.Koku almada azalma, tat almada azalma olguların bir bölümünde görülmektedir. ÇeÅŸitli organlara ait belirtiler, kalp- damar sistemi, karaciÄŸer gibi organlarda iÅŸlev bozuklukları görülmektedir. Kan pıhtılaÅŸmasında artma Covid 19 için tipik bir bulgudur, bu da çeÅŸitli trombüslerin oluÅŸmasına yol açmaktadır.Hastalığın çeÅŸitli derecelerde seyretmesi olguların ‘hafif- orta- ağır- kritik’ olarak sınıflandırmasına yol açmıştır. YaÅŸlılarda, 65 yaşından büyük olanlarda ve çeÅŸitli hastalıkları olanlarda daha ağır seyrettiÄŸi görülmektedir.Genel olarak solunum yoluyla akciÄŸer alveollerine inen virüsün ‘kana verilen oksijenin alımını azalttığı’ bu nedenle tehlike yarattığı anlaşılmaktadır.Hastalık hafif olgularda iki, ciddi olgularda 3-6 haftada olmaktadır. Erken tedavi hastalık gidiÅŸini etkilemekte, iyileÅŸme oranları artmaktadır.Ancak gene yineleyelim; korunma her ÅŸeyden önemlidir, ‘maske-sosyal mesafe-el ağız boÄŸaz burun temizliÄŸi’ en önemli koruyucu önlemlerdir./Archive/2021/3/31/153958108-ic3.jpgÄ°LAÇ MI, AÅžI MI?Ä°laç konusunu hekimlere bırakarak aşı konusunu ele alalım. Bu konuyu irdeleyen Prof. Dr. Ener ÇaÄŸrı Dinleyici, ilaçlar konusunda da aydınlatıcı bilgiler vermektedir.Aşı gibi bağışıklık sistemini ciddi oranda güçlendiren bir uygulamanın bu dönemde olduÄŸu kadar tartışması belki hiç yapılmamıştır. Aşının gerekli olup olmadığı tartışılmıştır. Aşı karşıtları her zamankinden daha etkin çıkışlar yapmışlardır.Sşılar arasında da tartışmalar yapılmış, Çin aşısı mı, Pfizer-Bion Tech aşısı mı (Almanya menÅŸeli), Astra Zelena aşısı mı(Ä°ngiltere) tartışmaları sürüp gitmiÅŸtir. (Bu arada, ben ve eÅŸim iki doz Çin aşısı -Sinovac- yapılarak aşılandık. 17 gün sonra yapılan ‘antikor testinde yüksek rakamlara ulaşıldığı görülerek aşılanmanın etkin olduÄŸu anlaşıldı).Aşılama çalışmaları hastalıkla mücadelede en etkin araçlardan birisidir. Aşıların insanlığın belası olan bir çok hastalığın önlenmesinde ve ortadan kalkmasında üstlendiÄŸi rol çok açıktır.Çocukluk çağının aşıları bir çok hastalığa karşı çocukların dirençli olmasını saÄŸlayarak toplum saÄŸlığına hizmet etmiÅŸtir. Buna karşın aşı karşıtlığı eski dönemlerden beri sürüp gitmiÅŸtir.Kitapta bu konu özel olarak ele alınmış, Dr. Işıl Arıcan ve Prof. Dr. Selim Badur tarafından yazılan bölümde çok deÄŸerli bilgiler verilmiÅŸtir.Ä°ngiltere’de Edward Jenner (1749- 1823)tarafından yapılan aşı çalışmalarına karşı çıkan din adamı Edmund Massey, ‘hastalıkların Tanrı tarafından ceza olarak gönderildiÄŸini; bu nedenle de hastalıkları önlemeye çalışmanın Tanrıya karşı gelmekle eÅŸ anlamlı olduÄŸunu’ öne sürmüş, aşılamanın ‘şeytanın iÅŸi’ olduÄŸunu ileri sürmüştür.O yıllardan beri çeÅŸitli gerekçelerle yürütülen aşı karşıtı kampanyalar, ebeveynlerin aşırı korumacı tutumlarından, insan hakları alanına kadar çeÅŸitli etkenlerle günümüzde de sürdürülmektedir.Aşıların yan etkileri vardır, ancak bu yan etkiler aşıların yararlı sonuçlarını ortadan kaldıramaz. Bu konunun ele alınması ve bilimin rehberliÄŸi hiç bir zaman gözardı edilmemelidir.HALK SAÄžLIÄžI: SALGINLAR VE SOSYAL SINIFLARProf. Dr. Kayıhan Pala, hastalıkların, bu arada salgınların toplum içindeki sınıfsal etkilerini inceleyen yazısında tarih boyunca görülen sosyal etkileri anlatmıştır.Hastalıkların yoksullar arasında neden daha çok görüldüğünü, kötü yaÅŸam koÅŸullarının, yetersiz beslenme, kötü konutlar, sıkışık yaÅŸam arasında hastalıkların nasıl daha çok zarar verdiÄŸini açıklayan yazar, toplumların sınıfsal yapısına dikkat çekmiÅŸtir.Günümüzde de, salgın etkilerinden aşı saÄŸlanmasına kadar toplumların içinde de, ülkelerin arasında eÅŸitsizlikler büyük bir rol oynamaktadır.Kapitalist sistemin, ‘gücü olan alır, parası olan yapar’ kuralına uygun olarak varsıl kesimlerle varsıl ülkeler her bakımdan daha iyi donanıma sahip olmuÅŸlardır.Hastalığın önlenmesinden yeterli tedaviye kadar, aşılama çalışmalarından izolasyon önlemlerine kadar her koÅŸul ekonomik ve politik kuralların etkisindedir.YARARLI BÄ°R BAÅžVURU KÄ°TABIBir yazıda kitabın tümünü deÄŸerlendirmek elbette olanaksızdır. Ancak, bu kitabın Covid 19 salgınını çeÅŸitli yönleriyle incelemede çok yararlı iÅŸlevi olduÄŸunu belirtmek istiyorum,Bu arada; ‘insanın bağışıklık sistemi’ konusuna özel bir bölüm ayrılmasının yararlı olacağı kanısındayım.Evrimin canlılara ‘hayatta kalma’ yolculuÄŸundaki en önemli aracı olan ‘bağışıklık sistemi’ ayrı bir bölüm olarak yer almayı hak etmektedir.‘Stres yönetimi’de dolaylı olarak deÄŸil de ayrı bir bölüm olarak eklense yararlı olacaktır.Kitabın konularının ayrı bölümler olarak ele alınması da okunması açısından yararlı olmuÅŸtur.Editörlerini, yazarlarını kutlamak görevimizdir. Yayınevi de bu aÅŸamada önemli bir hizmet yapmıştır.Konuya ilgi duyan herkesin dikkatine...
Dr. Erdal Atabek
Read more:
https://www.turkish-media.com/forum/topic/674664-evrimin-en-temel-ilkesi-ayakta-kalmak-erdal-atabekin-yazisi/