News - Haberler

Saçekimi sonrasıölüm iddiası:İnceleme başlatıldı

Saç ekimi sonrası ölüm iddiası: İnceleme başlatıldı Etiler'deki bir saç ekim merkezinde 5 Kasım günü saç ekim işlemi yaptıran Umut Tuğcu, iddialara göre saç ekim işleminin ardından eve döndüğünde kendisini iyi hissetmediğini söyledi. Evde bayılan Tuğcu, ambulansla hastaneye kaldırılırken yolda hayatını kaybetti. Saç ekim işlemi sonrası Tuğcu'nun hayatını kaybetmesinin ardından, şüphelim ölüm üzerine olay hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Tuğcu'nun kesin ölüm sebebinin belirlenmesi için otopsi yapıldı. Soruşturma kapsamında Adli Tıp Kurumu'ndan rapor hazırlanması beklenecek. Bu sabah saatlerinde ise saç ekim merkezine, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerin gelerek inceleme yaptı"ADLİ OTOPSİ' SÜRECİ DEVAM ETMEKTEDİR" Tuğcu'nun ölümündeki iddialar üzerine  saç ekim merkezinden yazılı açıklama yapıldı. Yapılan açıklamada şöyle denildi:"Öncelikle yaşanılan olayda hayatını kaybeden hastamız Umut Tuğcu'ya Allah'tan rahmet yakınlarına baş sağlığı dileriz Kurumumuz, Hekimler ve tüm sağlık çalışanlarımız bu yaşananlardan dolayı büyük üzüntü içerisinde olduğumuzu belirtmek isteriz. Bilgi kirliliğinin önüne geçilmesi için aşağıdaki açıklamanın yapılması ve kamuoyunun bilgilendirilmesi zorunlu olmuştur.Hastamızın kliniğimize saç ekimi için başvuruda bulunmuştur. Akabinde hekimimiz tarafından ilk muayenesi yapılmış, hastanın öyküsü alınarak işlemin yapılmasına uygunluk verilmiştir. İşlem sonrası hastanın sağlık durumunun stabil olduğu gözlemlenmiş ve hasta taburcu edilmiş tedavisi düzenlenmiştir. Hastamızın ölüm sebebinin belirlenmesi için 'Adli Otopsi' süreci devam etmektedir. Tüm tedavimize yönelik kayıtlar ilgili makamlara teslim edilmiştir. İlk yapılan araştırmada hastamızın kaybına neden olan hatalı bir uygulama, yanlış ilaç verilmesi gibi bir durumla karşılaşılmamış olmasına rağmen ileri sürülen beyanlar bizleri üzmektedir: Adli soruşturma sonrası belli olabilecek hükümlerin, hiçbir gerekçe olmadan ileri sürülmesi masumiyet karinesini ortadan kaldırmakla bilgi kirliliğine sebebiyet vermektedir. Süreç içerisinde kamuoyunun şeffaflıkla bilgilendirileceği saygı ile duyurulur" (DHA)

Çam ve SakuraŞehir Hastanesi'nde alkışlıeylem: Tükendik!

Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nde alkışlı eylem: Tükendik! Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nde görev yapan sağlık emekçileri, pandemi yönetiminin zayıflığını ve aylardır eksik yapılan ek ödemelerle ilgili dakikalarca süren alkışlı protesto eylemi gerçekleştirdi.Daha önce defalarca hastane içinde yürüyüş ve alkışlı protesto eylemi gerçekleştiren hekimler, bugün Başhekimlik binası önünde toplanan hekimler, biriken sorunlara dikkat çekip çözüm talep etti.Eylemde daha sonra şu açıklama yapıldı:“Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de Mart ayında baş gösteren Covid-19 pandemisi nedeniyle sağlık çalışanları olarak çocuklarımızdan, ailelerimizden ayrı kalarak 24 saat nöbet esasına göre tarifi mümkün olmayan zorluklar ile çalıştık, bu uğurda öldük, ölmeye de devam ediyoruz. Pandemi sürecinin yıkıcılığı tüm toplum üzerinde devam ederken, sağlık çalışanlarının dayanacak gücü kalmadı. Pandemi enkazının altında kalan sağlık çalışanları, kurtarılacağı umudu ile beklerken, yöneticiler yeni enkazlar üzerimize almaktadır, bizler Tükendik!”Ülkede ikinci dalganın yaşandığı belirtilen açıklamada, “Kalabalıklar önlenemiyor, salgınla sağlık çalışanı baş başa bırakılıyor. Lafa gelince büyük savaş verdiği söylenen sağlık çalışanları, söz konusu özlük hakları olunca üç maymunla karşılaşıyor” denildi. Daha önce de yaptıkları çağrılara herhangi bir cevap alamadıkları belirtilen açıklamada, aksine kısıtlı hekim sayısı olmasına rağmen üzerlerindeki iş yükünün artırılarak ciddi mobbing ve baskılara maruz bırakıldıkları ifade edildi."ÇAĞRIMIZA VE ÇIĞLIĞIMIZA SES VERİN"Açıklamada şu öneriler dile getirildi:“Çam ve Sakura Şehir Hastanesi olarak devletimize ve halkımıza FERYADIMIZDIR:1- Randevu sistemini esnetin, güvenli çalışma ortamı sağlayıp2- Pandemi yönetiminde bizleri de söz sahibi yapın,3- Sağlıkla şiddete son verin,4- Sırf bu hastanede olduğumuz için oluşan ekonomik kayıplarımızı telafi edin,5- Performans ödemelerimiz için hastanemizin kâr etmesini beklemeyin,6- Sabit ödemelerimizi hastane bütçesinden merkezi bütçeye aktarın,Sayın yöneticiler, yetkili sendikalar; bizler tükendik, bizler ölmeden hastalara daha iyi hizmet etmemiz, bu savaşı kazanmamız için çağrımıza ve çığlığımıza ses verin!”Hekimler talepleri karşılanana kadar her pazartesi 12.30’da alkışlı protesto eylemi yapacaklarını da duyurdu. cumhuriyet.com.tr

Radyolojiçalışanlarıçözüm bekliyor:‘Gemi batarsa hepimiz batacağız’

Radyoloji çalışanları çözüm bekliyor: ‘Gemi batarsa hepimiz batacağız’ Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği (TÜMRAD-DER) Başkanı Heybet Aslanoğlu, tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi  nedeniyle 120 civarında meslektaşlarının yaşamını yitirdiğini anımsatarak “Bakınız Sağlık Bakanımız bundan bir hafta önce 5 gün boyunca İstanbul’daki programlarında Covit-19 ile mücadele için sağlık çalışanları haricinde herkesle ve her kesimle görüştü. Ben defalarca çağrıda bulundum bu savaşı cephedeki askerlerle yani sağlık çalışanları ile kazanabilirsiniz. Sağlık çalışanlarını veya temsilcilerini toplayıp dinleyin kulak verin, talepleri var bunları dikkate alın dedik. Bizi duymamaya, görmemeye yemin etmişlercesine sağlık çalışanlarının sorunlarına karşı sessizler. Gemi batarsa hepimiz batarız” dedi.  8 Kasım Dünya Radyoloji Günü nedeniyle açıklama yapan Aslanoğlu  “Bundan 125 yıl önce W.C. Röntgen x ışınlarını bularak tıbbi görüntülemenin temeline ilk harcı koyduğu gündür bugün. Bu nedenle 8 Kasım tüm dünyada Dünya Radyoloji Günü olarak kutlanmaktadır” dedi. Aslanoğlu, bu yıl 8 Kasım’ı koronavirüs pandemisi altında buruk geçirdiklerini anımsatan Aslanoğlu “Çünkü tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de can almaya devam ediyor. Pandemi mücadelesinin ön saflarında yer alan sağlık meslektaşlarımızdan 40 bin civarında kişinin hastalanmasına; 120 civarında meslektaşımızın, sağlık emekçisinin ölümüne neden oldu” dedi.  SAĞLIKLI VE GÜVENLİ ORTAM TALEBİSağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın geçen hafta İstanbul’daki programda sağlık çalışanları hariç her kesimle görüştüğünü anımsatarak, bakana tepki gösteren Aslanoğlu, özetle şunları söyledi: “Radyoloji teknisyenleri ve teknikerleri olarakta bizlerin biz çok sorunu var. Her şeyden önce Sağlık Bakanlığı’ndan sağlıklı ve güvenli çalışma ortamının sağlanması talebimiz var. Bunların yanında özlük ve ekonomik haklarımızın her gecen gün daha da kısıtlandığı, daraltıldığı bir süreçten geçiyoruz. Meslek örgütü olarak bunların hepsinin farkındayız, sesli bir şekilde değişik platformlarda dile getiriyoruz. Ancak karşımızda diyalog kültürünü kaybetmiş, olaylara çalışan penceresinden bakmayan masa başında alınan kararlarla 1 milyona aşkın sağlık çalışanlarını duymayan, görmeyen bir yönetim anlayışı olduğunu altını çizerek belirtmek istiyorum. Bakınız Sağlık Bakanımız bundan bir hafta önce 5 gün boyunca İstanbul’daki programlarında Covit-19 ile mücadele için sağlık çalışanları haricinde herkesle ve her kesimle görüştü. Ben defalarca çağrıda bulundum bu savaşı cephedeki askerlerle yani sağlık çalışanları ile kazanabilirsiniz. Sağlık çalışanlarını veya temsilcilerini toplayıp dinleyin kulak verin, talepleri var bunları dikkate alın dedik. Bizi duymamaya, görmemeye yemin etmişlercesine sağlık çalışanlarının sorunlarına karşı sessizler. Bizlerin millet olarak birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımızın olduğu günlerdir bugünler. Biz birimize sırtımızı dönerek hiçbir sorunumuzu çözemeyiz. Hepimiz kaybederiz. Bizler sağlık emekçileri ve radyoloji teknisyenleri ve teknikerleri olarak tüm bu olumsuzluklara rağmen, yönetim ile ilgili zafiyetlere rağmen görevimizin başındayız ve olacağız. Özellikle bu Covit-19 belası def edilinceye kadar, hangi zor şartlar bize dayatılırsa dayatılsın görevimizden, emeğimizden asla geri durmayacağız. Ülke olarak bu illetten kurtuluncaya kadar canımız pahasına mücadelemizi sürdüreceğiz. Covid-19 ile mücadele ederken taleplerimizden asla vazgeçmeyeceğiz. Bununda mücadelesini her zaman olduğu gibi vermeye devam edeceğiz.”/Archive/2020/11/9/165230324-664d93f9-0e3e-434e-a131-b04a6c7462e5.jpg Sibel Bahçetepe

Merkel'den Biden ve Harris'e tebrik mesajı

Merkel'den Biden ve Harris'e tebrik mesajı Almanya Başbakanı Merkel, bu dönemin büyük zorluklarının üstesinden gelinmesi için ABD ve Almanya’nın birlikte durması gerektiğini belirterek Demokrat aday Joe Biden ve yardımcısı Harris'i tebrik etti. Biden’ın iç ve dış politikada tecrübeli bir isim olduğunu, Avrupa ve Almanya’yı iyi tanıdığını ifade eden Merkel, Biden ile geçmişte iyi görüşmeler yaptığını belirtti.ORTAK DEĞERLERİ PAYLAŞIYORUZMerkel, ABD ve Almanya’nın NATO’da müttefik olduğunu ve ortak değerleri paylaştığını aktararak “Zamanımızın büyük zorluklarının üstesinden gelmek için ABD ve Almanya birlikte durmalı" ifadesini kullandı.Bu bağlamda cOVİD-19 salgını, küresel ısınma ve terörizme karşı mücadeleyi ve serbest ticarete ilişkin çabaları anımsatan Merkel, 21. yüzyıldaki bu ortaklıkta Almanya ve Avrupa’nın daha fazla sorumluluk alması gerektiğini bildiklerini belirtti.Merkel, “Amerika bizim en önemli müttefikimizdir ve bu böyle kalacaktır. Ancak bizden haklı olarak kendi güvenliğimiz için daha fazla çaba sarf etmemiz isteniyor" değerlendirmesinde bulundu.İki Almanya’nın birleşmesinde ABD'nin rolüne de işarete eden Merkel, “Özellikle Amerikalıların güveni olmasıydı bu mümkün olmazdı. Bunun için her zaman minnettar olacağım" diye konuştu. cumhuriyet.com.tr

CHP’li Sertel’denİzmir’deki test sonuçlarına ilişkinçarpıcıaçıklama

CHP’li Sertel’den İzmir’deki test sonuçlarına ilişkin çarpıcı açıklama 6 ve 8 Kasım günü İzmir’de yapılan koronavirüs testlerine ilişkin verilere ulaştığını söyleyen CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, şunları söyledi:/Archive/2020/11/9/162830931-4.jpg“6 Kasım Cuma günü İzmir’de 5 bin 236 test yapılmış. Bu testlerin bin 177’si pozitif. Bu da yüzde 22.5’a denk geliyor. 8 Kasım Pazar günü yapılan 5 bin 61 testten ise bin 454’ü pozitif çıkmış. Bu da yüzde 28.7’ye denk geliyor. Son iki günde dahi yüzde 6’lık söz konusu. Bu sonuçlar içinde Halk sağlığı laboratuvarlarında yapılanlar yok. 8 Kasım Pazar günü Sağlık Bakanı Türkiye genelindeki hasta sayısını 2 bin 516 olarak açıkladı. Bunun yüzde 50’sinden fazlası (1.454) İzmir’de ise İstanbul’da, Ankara’da ve diğer şehirlerdeki hasta sayısı çok mu az? En başından beri bu işte ve açıklanan rakamlarda yanlışlık olduğunu biliyoruz. Ama gerçek veriler ısrarla halktan gizleniyor. Nasıl ‘ekonomi iyi, pik yaptı’ demekle ekonomi iyiye gitmiyorsa, hasta sayısı az demekle de hastaların sayısı azalmıyor. Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir huyu var. İnsanlarımızı kandırmaya kimsenin hakkı yok. Öte yandan İzmir’deki hastanelerin yoğun bakımlarının da dolu olduğunu biliyoruz. Sadece iki günlük verilere bakıldığında bile İzmir’deki pozitif hasta sayısında ciddi bir artış olduğunu görüyoruz. İzmir kırmızı alarm veriyor. Depremden sonra bir de virüs vuracak İzmir’i. Yetkilileri doğruları açıklamaya ve gerekli önlemleri almaya davet ediyorum.” İZMİR / Cumhuriyet

Pandemi enflasyonu yüzde 3.60 arttı

Pandemi enflasyonu yüzde 3.60 arttı EP-TÜFE’de (30.09.2020) baz günü olarak Ekim ayı (01.10.2020 - 30.10.2020) günlük ENAGrup Pandemi Tüketici Fiyat Endeksi aylık bazda yüzde 3.60 arttı.Madde sayısı kapsamında değişim göstermeyen Pandemi Sepeti, salgın döneminde değişen tüketim alışkanlıkları ve harcama sıklığına göre farklılığa uğramış, hane halkı durgunluk beklentisi, harcanabilir gelir şokları ve salgın-ikinci dalga olasılıkları gibi bir çok nedenden dolayı harcama ağırlıklarını da değiştirmiştir.TÜİK alt grupları baz alındığında en çok aylık düşüş yüzde 4.68 ile Lokanta ve Oteller, en fazla yükseliş ise yüzde 18.35 ile Eğlence ve Kültür’de oldu. Özellikle küresel ekonomide yüzde 5 GSYH daralması tüketim harcamalarını hem seviye hem de ağırlık olarak etkilemiş, Mart 2020 döneminden bu yana da olağan yıllık ağırlıklarından uzaklaştı.SEPETTE 418 ÜRÜN VARENAGrup Eurostat’ın teorik ve pratik yaklaşımlarını analitik düzeyde inceleyerek, tüketim alışkanlıklarını en optimum temsil ettiği varsayılan bir Pandemi Sepeti oluşturmuş, 418 madde ağırlıklarını hane halkı tüketim özelliklerine göre yapılandırmış ve EP-TÜFE (ENAGrup Pandemi Tüketici Fiyat Endeksi) adıyla enflasyon oranını hesapladı.Bu sepette örneğin, un, makarna gibi ürünlerin ağırlıkları artarken, dayanıklı tüketim ürünlerinin bir kısmı ile tekstil ve giyim ürünlerinin ağırlıklarında azalma oldu. Ötelenen ile yönlendirilen ve yönetilen fiyatlarda da ayarlamalarla beraber tüketim sepet ağırlığı yeniden oluşturuldu.ENAGrup Pandemi Tüketici Fiyat Endeksi (EP-TÜFE) ana harcama grup enflasyon oranları TÜİK sınıflaması kapsamında elde edilen ana harcama grupları enflasyon oranlarında, ortalama davranışa uymayan lokanta ve oteller ile (özellikle bilgisayar, oyun konsolları, tablet gibi eğitimde de yoğunlukla kullanılan ürünleri kapsayan) eğlence ve kültür yön ya da büyüklük olarak ayrışmış, ilk grupta yüzde 4.68’lik bir düşüş, ikinci grupta ise yüzde 18.35’lik bir artış yaşandı.Eğitim yılının büyük bir bölümünün uzaktan, TV ve bilgisayar desteği ile yapılacak olması, eğlence ve kültür grubunun artık bu isimle de anılır olmasını sorgular hale geldi.  cumhuriyet.com.tr

Ekonomi yönetiminde değişimin işaretleri geldi. Sıra kabinede mi?

Ekonomi yönetiminde değişimin işaretleri geldi. Sıra kabinede mi? Berat Albayrak’ın görevinden ayrıldığını sosyal medya ortamından duyurmasının ardından tüm makamlar bir sessizliğe gömüldü. Sessizlik medyanın bir kesimi için de geçerliydi. İstifayı haber yapamadılar, yaptıklarını geri çektiler.Cumhuriyet istifayı kamuoyuna duyurdu, yaptığı haberin arkasında durdu.ŞİMDİ NE OLACAK?İstifa duyurusunun ardından bütün resmi makamlar; Cumhurbaşkanlığı Sarayı, yardımcıları, İletişim Başkanlığı, bakanlığın gömüldüğü sessizlik halen sürüyor. Akşam saatlerinde yapılacak AKP MYK toplantısından sonra bir açıklama yapılacağı söyleniyor. Bekliyoruz. Peki ne olması bekleniyor, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hangi adımları atabilir? Temel soru bu…Başkentte senaryo çok. En başta eski Başbakan Binali Yıldırım konusu var. Girdiği yerel seçimleri kaybeden, kaybettiği her seçimden sonra ödüllendirilen Yıldırım’ın bu sefer Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak görev alması bekleniyor. Hem de ekonomiden sorumlu olarak… Aslında bir süredir, inatla sürdürülen ekonomik politikaların sonunun gelindiği görülüyordu. Geçen Cuma günü Naci Ağbal’ın Merkez Bankası Başkanlığı'na atanmasıyla girişim başladı. Kabinedeki ekonomik sancı 10 gündür su yüzüne çıkmıştı. Albayrak’ın görevden alınacağı söylentileri yayılmaya başlamıştı. Gelinen noktada Albayrak’a yeni bir görev verilecek mi? Bu soruya, “siyaseti bıraktı” diyenler de var. “Cumhurbaşkanı yardımcılığına getirilebilir” yanıtını verenler de…Değişim yalnızca Damat Bakanla sınırlı mı kalacak? Kabine değişikliği gündeme gelecek mi? Albayrak’ın rekabet içinde olduğu kamuoyuna sıkça yansıyan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu yerini koruyacak mı, yoksa başka bir göreve mi getirilecek?Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Tarım Bakanlığı gibi yerlerde de değişim olabileceği söyleniyor. Bir beklenti de bazı bakanlıkların bölünmesi ve bakan sayısının artmasında…Bazı AKP’liler, kulislerde, kapsamlı bir kabine değişikliğinin zorunlu olduğunu savunuyor. Ancak bu temenni de olabilir. Oysa kesin olan bir şey var ki, o da ekonomi yönetiminin yeniden yapılanacağı. Bunu, dolar kurunun düşmesinden dahi anlıyoruz.Merkez Bankası’nın döviz rezervleri 50 milyar dolar düzeyinde eksiye geçmiş, kamu bankaları sendikasyon kredileri ile dışarıya açıldıkça açılmış. Dünyada hiçbir ülke, dolara yüzde 5’in üzerinde faiz ödemiyor. Ekonomiyi bilenler durumu bu şekilde özetliyor.Manzara bu olunca piyasalar Albayrak’ın istifasına öyle sevindi ki, TL dolar karşısında bir günde yüzde 5 değer kazandı. Bunda Ağbal’ın, “Tüm araçlar kullanılacak” yönündeki açıklaması da etkili oldu. Yine ekonomistler, bu açıklamanın faiz artışı anlamına gelebileceğini söylüyor. Değişiklik ne düzeyde kalacak; kabine revizyonu mu olacak, yeni atama mı yapılacak? Tüm bu soruların yanıtı hala askıda. Cumhuriyet izlemeye devam ediyor. Sertaç Eş

Fahrettin Altun bakan mıoluyor?

Fahrettin Altun bakan mı oluyor? Berat Albayrak'ın yerine getirilmesi beklenen ismin Nurettin Canikli olduğunu belirten Yarkadaş, İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un da Kültür Bakanı olarak görev alacağını söyledi.Barış Yarkadaş'ın Twitter paylaşımı şöyle:Berat Albayrak'ın yerine getirilmesi kuvvetle muhtemel isim dün de dikkat çektiğim üzere Nurettin Canikli... İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un da Kültür Bakanı olarak görevlendirilmesi bekleniyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise görevine devam ediyor. cumhuriyet.com.tr

Erbaş'a suçduyurusu: Gerçekleşecek saldırıların mesuliyeti yetkililere aittir

Erbaş'a suç duyurusu: Gerçekleşecek saldırıların mesuliyeti yetkililere aittir Ateizm Derneği, "ahirete inancı olmayanların her türlü kötülüğü yapabileceğini" söyleyen Diyanet İşler Başkanı Ali Erbaş hakkında, suç duyurusunda bulundu.Derneğin yaptığı açıklamada, Erbaş'ın inançsızları hedef alarak, “ahirete inancı olmayan insandan her türlü kötülük beklenir” söyleminde bulunduğu belirtilerek  "Türkiye Cumhuriyetinin eşit yurttaşları olan inançsızların, böylesine ayrıştırıcı ve sorumsuz açıklamalar nedeniyle toplumsal baskıya ve şiddete maruz kalmaları, can güvenliklerinin tehlikeye girmesi söz konusudur. Bu bağlamda inançsızlara yönelik gerçekleşebilecek saldırıların mesuliyeti, dini farklılıkları kullanarak toplumsal uzlaşmanın önünü kesen ve bu açıklamalar karşısında gerekli girişimlerde bulunmayarak böyle eylemlerin devamlılığını sağlayan yetkililere aittir." denildi.Ateizm Derneği'nin bu nefret söyleminin hem Anayasa’nın hem de Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddelerine aykırılık teşkil ettiğini göz önünde bulundurduğuna dikkat çekilen açıklamada, bu kapsamda Erbaş hakkında laik Türkiye Cumhuriyetinde yaşamakta olan inançsız vatandaşlara alenen hakaret etmek, bu kişiler aleyhinde "halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek veya aşağılamak" suçları çerçevesinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğu belirtildi.Açıklama "Ateizm Derneği olarak, inanca dayalı farklılıkların devlet yetkilileri tarafından körüklenmesini son derece tehlikeli bulduğumuzun bir kez daha altını çiziyor, toplumsal huzurun sağlanması için yetkilileri makamlarının gerektirdiği sorumluluğu göstermeye davet ediyoruz." ifadeleriyle tamamlandı. cumhuriyet.com.tr

Karamollaoğlu ve Kılıçdaroğlu açıklamalarda bulunuyor

Karamollaoğlu ve Kılıçdaroğlu açıklamalarda bulunuyor Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve beraberindeki heyeti, CHP Genel Merkezi'ndeki makamında ağırladı.CHP lideri Kılıçdaroğlu’na, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ile Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak eşlik etti.Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkan satır başları:Türkiye Cumhuriyeti devleti bir aile şirketi midir? Bakınız 2015'de Erdoğan şunu söylüyor; Benim derdim ne biliyor musunuz? Bir anonim şirket nasıl yürütülüyorsa devlet öyle yürütülmelidir. cumhuriyet.com.tr

Marmaris'te 32 binaya yıkım kararı

Marmaris'te 32 binaya yıkım kararı Muğla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Marmaris'te deprem riski taşıyan 32 binanın yıkımı için karar aldı. Marmaris Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü'ne bağlı ekipler, bugün ilk olarak Tepe Mahallesi Kubilay Alpugan Sokak'taki 3 katlı apartmana yıkıma gitti. 10 daire ve 5 dükkandan oluşan binanın sakinlerinin talebi üzerine yapının incelendiği ve risk taşıdığının tespiti üzerine yıkım kararı alındığı belirtildi. Buna rağmen bazı bina sakinleri, yapının güçlendirilebileceğine ilişkin karar olduğunu, ayrıca kendilerine yıkım öncesi tebligat yapılmadığını bu nedenle mağdur duruma düşürüldüklerini savundu. Yıkım, 95 yaşındaki Fatma Çakır ile bazı bina sakinlerinin daireleriini boşaltması için ertelendi.BELEDİYE BAŞKANI OKTAY'DAN AÇIKLAMAMarmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay, yaptığı yazılı açıklamada, "Marmaris'te 20 yaş üzeri riskli 32 bina bulunmakta. Mülk sahiplerinin çoğunluğu kentsel dönüşüm için başvurmuş ve 4 yıl süren mahkemeler sonucu yıkım kararı çıkmış. Belediye olarak bizler de bu yıkım kararını uygulamakla görevliyiz. Marmaris'te deprem riski bulunan binaların yıkımı bugün itibariyle başlamıştır" dedi./Archive/2020/11/9/160001386-marmariste-32-bina-yikilacak_1.jpg/Archive%5C2020%5C11%5C9%5C160003292-marmariste-32-bina-yikilacak_4.jpg DHA

Birleşik Arap Emirlikleri’nde alkol satışıserbest bırakıldı, evli olmayançiftlerin birlikte yaşamasıartık suçdeğil

Birleşik Arap Emirlikleri’nde alkol satışı serbest bırakıldı, evli olmayan çiftlerin birlikte yaşaması artık suç değil Getty ImagesBAE reformlarla uluslararası imajını geliştirmeye çalışıyorBirleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) yürürlüğe giren bir dizi reformla “namus cinayetlerine” yönelik cezanın hafifletilmesini öngören yasa maddesi iptal edildi. Evli olmayan çiftlerin birlikte yaşamaları suç olmaktan çıktı ve alkol satışı serbest bırakıldı.Devlet denetimindeki BAE medyasında yerel alan haberlere göre, yeni düzenlemelerle ülkede yaşayan göçmenler, şeriat hükümlerine değil, kendi ülkelerindeki boşanma ve miras kanunlarına tabi olacak.Birleşik Arap Emirlikleri’nde nüfusun çok büyük bir bölümü yabancılardan oluşuyor. Ülkede her bir BAE vatandaşına dokuz göçmen düşüyor.EPABAE yönetimi turizmi geliştirmek ve yabancı yatırımcıları cezbetmeyi hedefliyor‘Hoşgörü ülkesi’BAE yetkilileri ülkelerini uluslararası platformda modern bir iş ve turizm merkezi olarak tanıtıyordu.Ancak İngiltere’de yayımlanan Guardian gazetesine göre BAE’nin bir "hoşgörü ülkesi" olduğu imajı, tecavüze uğradığı şikayetinde bulunan kadınların kendilerini hapiste bulması gibi haberlerle gölgeleniyordu.Yeni düzenlemeler, ülkede gelecek yıl yapılacak World Expo Fuarı öncesinde yapıldı.Koronavirüs salgını nedeniyle 2021’e alınan ticaret fuarını 25 milyon kişinin ziyaret edeceği tahmin ediliyor.Birleşik Arap Emirlikleri’nde şimdiye kadar “namus cinayetlerine” hafif cezalar veriliyordu.Yeni düzenlemelerle bu ceza indirimlerini mümkün kılan yasa maddesi iptal edilirken, kadınları taciz eden erkeklere verilecek cezalar ağırlaştırıldı.BAE’de restoran ve barlarda alkol tüketilebiliyordu. Ama bunun için ruhsat almak ya da alkolü evde tüketmek gerekiyordu.Yeni düzenlemeyle ruhsat alamayan Müslümanların da serbestçe alkol tüketebileceği belirtiliyor. BBC Türkçe