News - Haberler
Fransa'da 2 milyona yakınördek kuşgribi nedeniyle itlaf edildi
Türkçe Haberler En Son Başlıklar Fransa'da 2 milyona yakın ördek kuş gribi nedeniyle itlaf edildi Avrupa'da yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınından en çok etkilenen ülkelerden Fransa’da bir yandan da kuş gribi salgını etkisini sürdürüyor. Ülkede yaklaşık 2 milyon ördek kuş gribi nedeniyle itlaf edildi. Gıda ve Tarım Bakanı Julien Denormandie, Fransa’nın güneybatısındaki 8 bölgede kuş gribi vakalarının görüldüğünü açıkladı.“390’a yakın çiftlikte kuş gribi vakaları tespit edildi. Buna karşı tek bir çözüm var, önleyici itlafa gitmek, yani virüsün yayılmasını önlemek. Bu nedenle yaklaşık 2 milyon ördeği itlaf ettik.” diyen Denormandie, virüsün ördekten ördeğe bulaştığını söyledi.Denormandie, insana bulaşma riski bulunmaması nedeniyle yumurta, tavuk ve ördek tüketiminde bir sakınca bulunmadığının altını çizdi.Ülkede kasım başında da göçmen kuşların rotaları üzerindeki yerlere kuş gribi taşıması riski bulunduğu için 45 bölgedeki kümes hayvanlarının karantinaya alınması ya da güvenlik ağıyla korunması zorunlu kılınmıştı. Pazarlarda ise canlı kümes hayvanı satışı ile avcıların av kuşlarını kullanması yasaklanmıştı.Fransa'nın güneybatısındaki bölgelerde, 2015-2016 ve 2016-2017 kış mevsimlerinde görülen iki kuş gribi salgınında milyonlarca hayvan itlaf edilmişti.Salgınlar, Fransa’nın ihracat gelirlerinde milyonlarca dolar zarara yol açmıştı. AAHayvan haklarıyasasıaçıklamasıakıllara erken seçimi getirdi
Hayvan hakları yasası açıklaması akıllara erken seçimi getirdi AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, hayvan hakları ile ilgili açıklamalarına CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, AKP'nin hayvan hakları yasa tasarını kimseye danışmadan hazırladığı söylerken, Akıllara erken seçim mi var sorusunu getirdiğini belirtti. Karaca, "AKP'nin can dostlarımızın haklarının teslimini ancak ve ancak bir seçim malzemesi olarak kullandı bugüne kadar" dedi. AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, hayvan hakları ile ilgili çalışmaların yapıldığını ve yakın zamanda Meclis’e getirileceğini açıkladı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, AKP’nin, çalışma için diğer parti ya da ilgili sivil toplum kuruluşları ile görüşmediğini belirtirken AKP’nin 24 Haziran 2018 ve 31 Mart 2019 seçimleri öncesi de hayvan hakları yasasını gündeme getirdiğini anımsattı.Akbaşoğlu’nun açıklamalarına, Meclis’teki komisyonda görev yapan CHP’li Karaca tepki gösterdi. Komisyonun hazırladığı raporu anımsatan Karaca, “Komisyon tarafından tüm siyasi partilerin oybirliği ile hazırlanmış bir rapor olmasına rağmen hiçbir siyasi partiye sorulmadan, görüş alınmadan ‘hayvan hakları yasasını çıkarıyoruz, Meclis’e getiriyoruz’ denmesi aklıma ‘Acaba ufukta bir erken seçim mi var’ düşüncesini getirdi. Çünkü hayvan hakları yasası telaffuz edildiğinde ya bir genel seçim ya da bir yerel seçim geldi. Yine benzer ihtimaller yok değil. Cumhur İttifakı, hayvan hakları meselesini, yani bu ekosistemde yaşamı birlikte paylaştığımız can dostlarımızın haklarının teslimini ancak ve ancak bir seçim malzemesi olarak kullandı bugüne kadar” dedi. Sefa UyarKamu Görevlileri Etik Kurulu’nun‘Selim Alan’kararı
Kamu Görevlileri Etik Kurulu’nun ‘Selim Alan’ kararı Eleştirel yorum yapan Dursun Küçük’ü sosyal medya hesabından engelleyen Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan için verilen karara şerh koyan Kamu Etik Kurulu üyeleri “özgürlük” dersi verdi. Şerhte, “Kişisel açılan bir hesaptan kamuyu ilgilendiren bir paylaşımın yapılması durumunda artık bu kişisel hesabı kamusal bir hesap olarak değerlendirmek gerekir. Kişinin ifade özgürlüğü, haber alma kanaatleri yayma hakları ihlal edilmiştir” denildi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun geçen yıl nisan ayında istifasının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabul edilmemesinin ardından Alan, “Reis noktayı koydu. Durmak yok yola devam. Emrindeyiz Sayın Bakanım” mesajını paylaştı. İstanbul Barosu’na kayıtlı avukat Dursun Küçük ise belediye başkanının paylaşımına yaptığı yorumda, “Merkez yönetimi temsil eden bakanın yerel yönetim üzerinde ast üst ilişkisi olması sebepli ve olası bir hukuki inceleme soruşturma izni verecek kişi olması sebepli, paylaşım hatalıdır” dedi. Bunun üzerine Alan, avukat Küçük’ün hesabını hem kişisel hem de belediyenin sosyal medya hesabından engelledi. Küçük, konuyu idare mahkemesine, CİMER’e ve Kamu Görevlileri Etik Kurulu’na taşıdı. CİMER’e başvurusu üzerine belediye hesabındaki engel 2.5 ay sonra kalktı. Ancak belediye başkanı Alan, kendi hesabından yaptığı engellemeyi kaldırmadı.TAHAMMÜL GÖSTERİLMELİKonuyu görüşen Kamu Görevlileri Etik Kurulu, belediye hesabından engellemenin kalkması nedeniyle “karar verilmesine yer olmadığını” kararlaştırdı. Karar oyçokluğu ile alındı. İki üye, Alan hakında “etik ihlal kararı” verilmesi gerektiğini belirterek muhalafet şerhi koydu. Şerhte “Kamuya mal olmuş kişilerin eleştiriye tahammülleri gerekliliktir. Erişim engeli konan kişinin ifade özgürlüğü, haber alma ve kanaatleri yayma hakları ihlal edilmiştir” değerlendirmesi yapıldı. Seyhan AvşarGerilimli ilişkilerdeki Türkiye ve Yunanistan,ön görüşmeleri sürdürme kararıaldı
Gerilimli ilişkilerdeki Türkiye ve Yunanistan, ön görüşmeleri sürdürme kararı aldı Türkiye ile Yunanistan 5 yıl sonra masaya oturdu. Gizlilik gereği açıklama yapılmazken, sonraki ön görüşme Atina’da olacak. Karşılıklı gözdağı ise sürdü. Yunanistan Rafale uçakları ve fırkateyn alımı için Fransız Bakan Parly’i ağırladı. TSK, Akdeniz’de eğitim uçuşu yaptı. Türkiye ve Yunanistan, 2002- 2016 yılları arasında 60 tur boyunca sürdürdükten sonra ara verdikleri ön görüşmelere (istikşafi görüşmeler) 5 yıl aradan sonra dün yeniden başladı. İstanbul’da yapılan ön görüşmelerin 61. turunda iki ülke yetkilileri, 5 yıl aranın ardından müzakerelerdeki mevcut durumu ve gelecek turlarda görüşülecek konuları gözden geçirdi.Türk Dışişleri Bakanlığı’nın verdiği bilgiye göre, Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde yapılan görüşmelerde Türk heyetine Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Sedat Önal başkanlık etti. Heyette ayrıca Dışişleri Bakanlığı İkili Siyasi İşler, Denizcilik, Havacılık, Hudut Genel Müdürü Büyükelçi Çağatay Erciyes, Denizcilik, Havacılık, Hudut Genel Müdür Yardımcısı Barış Kalkavan ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın yer aldı.BİR SONRAKİ TUR ATİNA’DAYunanistan heyeti ise ön görüşmelerin önceki turlarında da yer alan emekli Büyükelçi Pavlos Apostolidis, Dışişleri Bakanlığı Genel Müdürü Büyükelçi Aleksandros Kuyu ve Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri’nin Özel Kalem Müdürü İfigeniya Kanara’dan oluştu. Taraflar, ön görüşmelerin 61. turunda, bir sonraki görüşmenin Atina’da yapılması konusunda mutabık kaldı. Taraflar arasındaki gizlilik uzlaşısı gereği görüşmelerin içeriğine dair bilgi verilmiyor. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliğinde Ege dahil tüm sorunların çözümü mümkündür ve bunun için irademiz tamdır” ifadelerini kullandı. Bölgesel barış ve istikrarın herkesin menfaatına olduğunu kaydetti. 2002-2016 yılları arasında 60 tur boyunca yapılan görüşmelerin konu başlıkları arasında Ege Denizi’ndeki karasuları, kıta sahanlığı, hava sahası, uçuş bilgi, (FIR) Arama Kurtarma, (SAR) NAVTEX (Seyrüsefer bildirimi) meseleleri bulunuyor. Yunanistan’ın ön görüşmelerde sadece deniz yetki alanı meselesinin görüşülebileceği yönünde ısrarının olduğu biliniyor. Türkiye ise Doğu Ege adalarının Yunanistan tarafından ihlal edilen gayri askeri statüsü ile aidiyeti belirsiz adalar meselesinin de aralarında bulunduğu iki ülke arasındaki tüm sorun başlıklarının görüşmelerde ele alınması gerektiği görüşünü savunuyor. Doğu Akdeniz’de enerji, etkinlik mücadelesi sürerken Avrupa Birliği (AB) üzerinden Ankara’ya yönelik baskılar geçen yıl yoğunlaşmıştı. Ankara-Atina arasında gerilim yükselmişti. Ancak son dönemde Ankara ve AB hattında ılımlı, işbirliğine yönelik mesajlar da gündeme yansımıştı. cumhuriyet.com.trGazetemiz muhabirlerine ikiödül birden
Gazetemiz muhabirlerine iki ödül birden Çağdaş Gazeteciler Derneği ve Eskişehir Tepebaşı Belediyesi tarafından Uğur Mumcu adına bu yıl 28’incisi düzenlenen Uğur Mumcu’yu Anma Gecesi ve Ödül Töreni’nde gazetemiz muhabirleri İlayda Kaya ve Leyla Kılıç’a, “Gençlik Araştırmaları” kategorisinde ödül verildi. “Sağlık”, “Basın”, “Gençlik Araştırmaları” ile “Bilim ve Araştırma” dalında 19 isme verilen ödül töreni önceki gün Eskişehir Özdilek Kültür Merkezi’nde yapıldı. Pandemi nedeniyle internet üzerinden düzenlenen törende konuşan Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, “Tıpkı Uğur Mumcu gibi birçok değerli isim ocak ayında vefat etti. Adeta bir yaprak dökümü yaşadık. Hepsini özlem ve rahmetle anıyoruz” dedi.‘UNUTMADIK’Törene mesaj gönderen Özge Mumcu Aybars da “28 yıldır unutmayacağız, unutmadık diyoruz” diye konuştu. İlayda Kaya, “Bu kategoride bu ödülü almak benim için çok kıymetli. Genç gazeteciler olarak Uğur Mumcu’nun yolundan giderek gerçekleri duyurmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Leyla Kılıç da “Mesleğimizi doğru olandan sapmayarak, hiçbir mevki makam ve paranın değer biçemeyeceği ilkelerle icra ediyoruz. Etmeye de devam edeceğiz” dedi. cumhuriyet.com.trKayıp gencin annesi: 'Yavrum açmı, susuz mu diye benölüyorum'
Kayıp gencin annesi: 'Yavrum aç mı, susuz mu diye ben ölüyorum' Yağmur altında yapılan açıklamada anne Nazife Güneş, gözyaşlarına boğuldu. Güneş, “Ben emekçi bir kadınım, eşim temizlikçi kendim fabrika işçisiyim. Ben polisle askerle uğraşamam; ben oraları bilmiyorum bile. Ben o kapılara gitmedim; gitmek istemem bile. Benim çocuğumu getirsinler başka hiçbir şey istemiyorum” dedi. Öte yandan Güneş için önceki gün Arena Park’ta eylem yapan ve gözaltına alınan Gökhan Güneş’in ailesi ve arkadaşları serbest bırakıldı. İstanbul Başakşehir’de işyerine gittiği sırada zorla bir araca bindirilerek kaçırıldığına ilişkin görüntü kayıtları ortaya çıkan Gökhan Güneş için ailesi, yakınları ve siyasi parti örgütleri, Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde nöbet başlattı. Güneş bulunana kadar her gün 13.00- 15.00 saatleri arasında Çağlayan Adliyesi önünde eylem yapılacağı belirtilirken eylemde konuşan anne Nazife Güneş şunları söyledi: “Benim yavrum nerede? Benim yavrum aç mı, susuz mu diye ben ölüyorum. Ben yavrumu istiyorum, başka hiçbir şeyle işim yok. Devletle, milletle örgütle hiçbir şeyle işim yok.” “Gökhan Güneş’i alacağız” sloganlarının atıldığı eyleme HDP milletvekili Musa Piroğlu da katıldı cumhuriyet.com.trDüğün hazırlığıyapan er Azmi Ayverdi'nin acıhaberi geldi
Düğün hazırlığı yapan er Azmi Ayverdi'nin acı haberi geldi Şırnak Uludere Bağlıca Hudut Taburu’nda asker olan er Azmi Ayverdi'nin ölümü ihtihar olarak kayıtlara geçse de ailesi Ayverdi'nin intihar etmediğini öldürüldüğünü savunuyor. Şırnak Uludere Bağlıca Hudut Taburu’nda asker olan er Azmi Ayverdi, 19 Ocak’ta sırt ağrıları nedeniyle tutması gereken nöbet için uzman çavuştan izin istedi. Uzman çavuş tarafından azarlanan Ayverdi, durumu annesine attığı bir mesajla anlattı: “Nöbete geldim. İstirahat istedim vermediler. Üstüne üstlük fırçaladılar” dedi. İddiaya göre Ayverdi bir saat sonra silahıyla yaşamına son verdi ve olay Ayverdi’nin ailesine hava şartları gerekçe gösterilerek 15 saat sonra bildirildi. Ailesi, çocuklarının intihar etmediğini öldürüldüğünü ileri sürerek hukuk mücadelesi başlattı.‘AÇIKLAMALARDA ÇELİŞKİ VAR’Azmi Ayverdi, 22 Nisan’da askerliğini tamamlayacak ve memleketi Malatya’ya dönecekti. 15 gün sonra ise sevdiği kızı isteme hayalleri kuruyordu. Ancak 19 Ocak’ta iddiaya göre vatani görevini yaparken intihar etti. Kayıtlara intihar diye geçse de Ayverdi’nin ailesi çocuklarının intihar etmediği kanaatinde. Ağabay Sedat Ayverdi, “Kardeşim olayda önce komutanı tarafından azarlanmış. Elimizde anneme attığı son mesajlar var. Dahası konuştuğum bir binbaşı kardeşimin alnından vurulduğunu söyledi. Yüzbaşı ise çene altından kendini vurduğunu belirtti. Çelişki var” dedi.APARAT AYRINTISIKardeşinin ölümünü araştırırken bir albay ile görüştüklerini belirten ağabey Ayverdi, “Bu albay bize son zamanlarda askerde intihar vakalarını önlemek için silahlara bir aparat takıldığını ve bu aparatı askerlerin çıkaramayacağını söyledi. Bu bilgiyi alınca biz kardeşimin silahında aparat olup olmadığını yetkililere sorduk. ‘Kendini vurduğu yerin yakınında bulduk aparatı’ dediler. Aparatları silahlara takan er ile görüştük. O ise aparatların bir alet vs. kullanılamadan çıkarılamayacağını belirtti. Bu aparatı nöbete giderken ne ara çıkardı da intihar etti” diye sordu. Seyhan AvşarTozkoparan sakinleri hukuki süreci başlattı
Tozkoparan sakinleri hukuki süreci başlattı İstanbul’un Güngören ilçesi Tozkoparan mahallesi sınırlarında bulunan bazı alanlar “6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun” kapsamına alınarak ‘riskli alan’ ilan edilmesinin ardından hak sahipleri bu karara karşın dava açarak hukuki süreci başlattı. Mahalle sakinleri, “Güngören Belediyesi’nin talebi doğrultusunda İstanbul Cerrahpaşa Üniversitesi İnşaat Fakültesi tarafından hazırlanan rapor içeriğini incelemek amacıyla talep etmemize karşın bize verilmedi. Belediye bu raporu sır gibi saklıyor” dedi. Güngören Belediyesine bağlı Tozkoparan Mahallesi’nin riskli alan ilan edilmesinin ardından bölgede yaşayan 900 haneye tahliye tebligatları gönderilerek “30 gün içerisinde evleri terk edin” denilmişti.‘35 AYRI BİNA ADINA DAVA AÇILDI’Gazetemize konuşan mahalle sakinlerinden Özgür I. binaların sağlam olduğunu ve 6/A uygulamasının bu alanda yapılamayacağını belirterek hem 6/A maddesinin iptali hem de yapılan tebligatların iptali için 35 ayrı bina adına İdare Mahkemeleri’nde dava açıldığını söyledi. Özgür I., “Şuana kadar açılan 35 davada İstanbul İdare Mahkemeleri tarafından toplam 10 yürütmeyi durdurma kararı alındı. 6/A’ yı konu alan ana davada ise mahkeme T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığına 30 gün içinde savunma yapması için süre verdi” dedi.‘RAPORUN NASIL HAZIRLANDIĞINI MERAK EDİYORUZ’Tozkoparan Mahallesi için İstanbul Cerrahpaşa Üniversitesi İnşaat Fakültesi tarafından hazırlanan raporun içeriğini incelemek amacıyla görmek istediklerini fakat kendilerine gösterilmediğini dile getiren Özgür I. şöyle konuştu, “Rapor Güngören Belediyesi tarafından tarafımıza iletilmedi. Hak sahipleri olarak apartmanlarda karot örnekleri alınıp testler yapılmadan, bu raporun nasıl hazırlandığını merak ediyoruz. 6/A raporunun sır gibi saklanmasını ve hangi metot ya da metotlar uygulanarak raporun oluşturulduğunu da merak ediyoruz. Çoğunluğunu memur ve işçi emeklilerin oluşturduğu bu yeşil semtte kentsel dönüşüme karşı değiliz fakat haklarımızı garanti altına almak istiyoruz. Bu salgın döneminde nereye gidelim.” Zehra ÖzdilekDünya Ekonomik Forumu, yeni‘Küresel Riskler Raporu’yayımladı
Dünya Ekonomik Forumu, yeni ‘Küresel Riskler Raporu’ yayımladı Küresel Covid-19 salgının yarattığı yıkıcı atmosfer, insanların bulaşıcı hastalık korkusunu büyütürken, buna bağlı ekonomik sorunlar da öne çıkıyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) 2021 yılıyla ilgili yayımladığı “Küresel Riskler Raporu”, çarpıcı sonuçlarıyla öne çıktı. Rapora göre, Covid-19 yalnızca milyonlarca cana mal olmakla kalmadı, uzun süredir devam eden sağlık, ekonomik ve dijital alanlardaki eşitsizlikleri de derinleştirdi.GÖRMEZDEN GELMEYİNRaporun detaylarına bakıldığında, “etkiye göre en önemli küresel riskler” sıralamasında ilk sıraya bulaşıcı hastaklıklar yükseldi. Bu olasılık 2020 listesinde ilk 5’e girememişti. 2020’nin birincisi iklim değişikliği politikalarındaki başarısızlık ise bu yıl ikinci sırada. Raporda katılımcılar ilk kez risklerin dünya için ne zaman kritik bir tehdit oluşturacağı algılarına göre de riskleri derecelendirdi. Buna göre kısa vadeli risklerin ilk iki sırasına bulaşıcı hastalıklar ve geçim derdi yerleşti. Orta vadede ise varlık balonu patlaması, fiyat istikrarsızlığı, emtia şokları, borç krizi gibi daha öne çıkıyor. WEF Genel Müdürü Saadia Zahidi, “2006’dan beri vurguladığımız küresel salgın riski 2020’de gerçeğe dönüştü. Bundan çıkarmamız gereken ders, uzun vadeli riskleri görmezden gelmenin, bu risklerin gerçekleşme olasılığını azaltmadığıdır” derken, Zurich Sigorta Grubu Riskten Sorumlu Başkan Peter Giger, “En büyük uzun vadeli risk, iklim değişikliğinin iyileştirilmesi ve uyum çabaları konusunda başarısızlık olmaya devam ediyor” dedi. Marsh Kıta Avrupası Risk Yönetimi Lideri Carolina Klint de “Şirketler işyerlerini dönüştürdükçe yeni güvenlik açıkları ortaya çıkıyor” yorumunu yaptı.PRİM ÜRETİMİ 82.6 MİLYAR TLTürkiye Sigorta Birliği’ne göre, geçen yıl 2019’a kıyasla yüzde 19.3 artışla 82.6 milyar liralık prim üretildi. Bu kapsamda hayatdışı braşında üretim yüzde 17.7 artışla 68.2 milyar lira, hayat branşında yüzde 27 artışla 14.4 milyar liraya yükseldi. 2020’nin öne çıkan alt branşı tamamlayıcı sağlıkta prim üretimi yüzde 51.7 artışla 1.5 milyar lirayı geçti. En büyük alt branş olan zorunlu trafikte ise üretim yüzde 8.6 artışla 19.6 milyar liraya yükseldi. Büyük branşlardan kazada ise yüzde 5.7 düşüşle 2.2 milyar liralık prim üretildi.OLİMPİYAT VE PARALİMPİK OYUNLARI’NA DESTEKAllianz’ın, “Paralimpik Hareket” ile 2006’dan bu yana dünya çapında yürüttüğü işbirliği kapsamını genişleterek, bu yıl itibarıyla Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’nın “Global Sigorta Ana Sponsoru” olduğu açıklandı. Sponsorluk 8 yıl sürecek. Allianz Grubu Üst Yöneticisi (CEO) Oliver Baete, “Spor ekosistemiyle paylaştığımız mükemmellik, dostluk, kapsayıcılık ve saygı değerlerimizin rehberliğiyle, 148 bin çalışanımız ile sporculara, ailelerine ve tutkularına hizmet etmekten heyecan duyuyoruz” dedi.EVCİL HAYVANLARA ÖZEL POLİÇE HAZIRLADILARMagdeburger Sigorta’nın, “Can Dostum Sigortası”yla sigortalanan evcil hayvanın ismine özel poliçe hazırlanmasına imkân verdiği açıklandı. Yetkililerin verdiği bilgiye göre, bu sigorta yüksek teminat limitleri ve evcil hayvan sahibine ferdi kaza teminatı sunuyor. Sigorta, aşıları tamamlanmış, 6 aydan büyük ve 10 yaştan küçük kedi ve köpekler için geçerli. Poliçe kapsamında, anlaşmalı veterinerlerde yılda bir kez muayene, tırnak kesimi, göz ve kulak temizliği hizmetlerini ücretsiz olarak sunuyor.‘SAĞLIK GÜVENCESİ LÜKS OLMAKTAN ÇIKTI’Her türlü riske karşı kişilerin kendini koruma altına almasının önemli olduğunu ve bu yolun da sigortadan geçtiğini vurgulayan Doğa Sigorta Üst Yöneticisi Nihat Kırmızı, pandemi dönemi ile birlikte özellikle sağlık alanında sigorta güvencesinin giderek önem kazandığını hatırlattı. Kırmızı şöyle devam etti: “Yıllardır insanlarda sağlık sigortalarının lüks olduğu algısı vardı. Fakat deneyimlediğimiz pandemi tecrübesi ile beraber sağlık alanındaki sigorta güvencesinin farkına vardık.” Tamamlayıcı sağlık sigortasına da vurgu yapan Kırmızı, bu tür poliçelerin ulaşılabilir fiyatlarla her bütçeye hitap ettiğini belirtti. Kırmızı, şirket olarak kendilerinin de bu konuda özel planlar sunduklarını söyledi.‘CİNSİYET EŞİTLİĞİ, İŞ HAYATI İÇİN ZENGİNLİK’Aksigorta’nın, cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik çalışmalarına bir halka daha ekleyerek Birleşmiş Milletler Kadının Güçlendirilmesi Prensipleri (Women’s Empowerment Principles-WEPs) sözleşmesini imzaladığı açıklandı. Cinsiyet dengesinin iş hayatına zenginlik katacağını vurgulayan Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Ayşegül Gürkale, bu konuda şu bilgileri verdi: “Cinsiyet eşitliği bilinci konusunda kurumda farkındalık yaratmak amacıyla 2013 yılında İş’te Eşitlik Bildirgesi’ni imzalamış ve bu bildirge ile kurum içerisinde cinsiyet dengesini korumuş olduk. Rakamlarla ifade etmemiz gerekirse, kurumumuz çalışanlarının yüzde 50.3’ü kadınlardan oluşuyor. Yönetici kadromuzun yüzde 32’si kadın.” Serhat AligilKadın kooperatiflerine 150 bin liraya kadar verilen hibe desteği 2021’de de sürecek
Kadın kooperatiflerine 150 bin liraya kadar verilen hibe desteği 2021’de de sürecek Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, KOOPDES kapsamında, kadın kooperatiflerine 150 bin liraya kadar verilen hibe desteğinin 2021’de de süreceğini söyledi. Pekcan, hibe desteğine ilişkin başvuruların 1 Şubat’ta başlayıp 28 Şubat’ta sona ereceğini bildirdi.2020’de 41 ildeki 139 kadın kooperatifinin 149 projesi desteklendi. Üyelerinin en az yüzde 90’ını oluşturan kooperatiflere hibe desteği; kalkınmada öncelikli yörelerde yüzde 75, diğer bölgelerde ise yüzde 50 oranında veriliyor. Bu kapsamda hem makine ekipman alımları, sergi, fuar katılımı, nitelikli personel istihdamı destekleniyor hem de kooperatiflerin işletecekleri, kreş ve gündüz bakımevlerinin demirbaş eşya niteliğindeki yatırım malı alımına da destek veriliyor. cumhuriyet.com.trGeçen yıl doğrudan uluslararasıyatırımlar yüzde 42 azaldı
Geçen yıl doğrudan uluslararası yatırımlar yüzde 42 azaldı Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (UNCTAD), 2020 yılıyla ilgili “Küresel Yatırım Trendleri İzleme Raporu”, salgının yatırımlar üzerindeki etkisini çarpıcı şekilde ortaya koydu. Rapordaki tahminlere göre, 2019 yılında 1.5 trilyon dolar olarak kaydedilen küresel doğrudan uluslararası (yabancı) yatırımlar geçen yıl yüzde 42 azalarak 859 milyar dolara geriledi.2005’TEN BERİ İLKRapor, geçen yılla ilgili bu yatırımların 2005 yılından bu yana ilk defa 1 trilyon doların altında kalmasına atıf yaparken, şu vurgu dikkat çekti: “Böylesine düşük bir yatırım seviyesi en son 1990’larda görüldü. Geçen yılki küresel doğrudan yatırımlar, küresel mali krizinin yaşandığı 2008-2009’daki yatırımların yüzde 30’dan fazla altında kaldı.” Doğrudan yabancı yatırım akışındaki azalmanın en çok gelişmiş ülkelerde yoğunlaştığına dikkat çekilen raporda, bu ülkelere yatırımların yüzde 69 azalışla 229 milyar dolar olduğu kaydedildi. Bu kapsamda ABD’deki doğrudan yabancı yatırımlar yüzde 49 azalarak 134 milyar dolara düştü. ABD’deki doğrudan yabancı yatırımlardaki azalışta, toptan ticaret, finansal hizmetler ve imalat sektörlerindeki yatırımların azalması etkili oldu. Avrupa’ya yönelik yatırımlar da 3’te 2 azalışla 4 milyar dolarda kaldı.ÇİN’DE ARTIŞ VARUNCTAD’ın raporunda, gelişmekte olan ekonomilere yönelik doğrudan yabancı yatırımların, geçen yıl yüzde 12 azalarak 616 milyar dolara gerilediği, buna rağmen gelişmekte olan ülkelerin küresel doğrudan yabancı yatırımlardaki payının yüzde 72’ye yükselerek rekor kırdığı kaydedildi. Çin’e olan yatırımların ise yüzde 4 artarak 163 milyar dolara yükseldiği bildirildi. cumhuriyet.com.tr